Taksirle yaralama - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/2611 Esas 2018/8725 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2611
Karar No: 2018/8725
Karar Tarihi: 26.09.2018

Taksirle yaralama - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/2611 Esas 2018/8725 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2018/2611 E.  ,  2018/8725 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suçlar : Taksirle yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : Taksirle yaralama suçundan: TCK"nın 89/1, 62/1, 52/2, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan: TCK"nın 179/2, 62/1 53, CMK 231. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hüküm ve taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. madde ve fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerekir.
    Ayrıca, gerçek kişiler yönünden Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ yapılabilmesi için, muhatabın adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve daha önce kendisine veya adresine Kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olması zorunludur.
    İncelenen dosyada; katılan ...’in yokluğunda verilen 29.01.2015 tarihli kararın tebliği için adı geçenin bilinen en son adresi esas alınarak çıkarılan tebligatın adresten tanınmadığı gerekçesiyle bila tebliğ iade edilmesi üzerine, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilip bu adrese tebligat yapılması gerektiği gözetilmeksizin, daha önce usulüne uygun olarak tebliğ yapılmayan mernis adresine Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre yapılan tebliğin usulsüz olmasından dolayı katılan ...’e gerekçeli kararın başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekli de belirtilmek suretiyle yöntemine uygun olarak tebliğ edilip, buna ilişkin belgeler ile verilmesi halinde temyiz dilekçesinin eklenmesi ve ek tebliğname düzenlendikten sonra iadesinin temini için mahalline gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.