Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2405
Karar No: 2014/6289
Karar Tarihi: 15.10.2014

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/2405 Esas 2014/6289 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/2405 E.  ,  2014/6289 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 25/12/2012
    NUMARASI : 2009/130-2012/600


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. A.T. ile davacı vekilleri Av. Y.. E.., Av. S.. Y.. ve Av. P.T. A."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin EPDK"nın vermiş olduğu üretim lisansları kapsamında iki santralı ile doğalgazdan elektrik üreten bir kuruluş olduğunu, üretilen elektriğin yine müvekkili tarafından inşa edilen ENH ve dağıtım tesisleri vasıtası ile fakat davalının kontrol ve denetiminde 14.02.2005 tarihinden itibaren davalıya ait enerji nakil hatlarına verilmeye başlanıldığını, davacının elektrik kesinti ve benzeri sorunların yaşanmaması amacıyla yapılan direk ve bağlantı hatlarından elektrik verilebilmesi hususunda davalıya ve üst kuruluşu olan TEDAŞ"a 16.06.2004 tarihinde başvuruda bulunduklarını, taleplerinin reddedilmesi nedeniyle EPDK"ya başvurduklarını, bu arada gereken iznin verilmemesi nedeni ile mecburen kendileri tarafından üretilen elektriğin yine bedelleri kendileri tarafından ödenmek sureti ile inşa ettirilen dağıtım hat tesisleri üzerinden sistem kullanım ücreti ödemeleri şartı ile davalı şirket hatları vasıtası ile müşterilerine elektrik verildiğini, hatların kullanımı için talep edilen toplam 1.905.715,00 TL"nin davalı şirkete ödendiğini, EPDK tarafından davalı ve TEDAŞ"a bedelleri ödenmek suretiyle davacının hat ve tesislerinin devralınması gerektiğinin bildirdiğini, ancak davalının tesisleri devir alamayacağını ve davacının üretim ve tüketim dağıtım sistemi kullanım bedeli ödemesi gerektiğini bildirdiğini ileri sürerek, müvekkilinden tahsil edilen 1.905.715,00 TL"nin şimdilik 100.000,00 TL"sinin reeskont faizi ile tahsiline, davacının kendi imkanları ile yapmış olduğu elektrik iletim hat ve tesisleri toplam bedeli olarak 5.776.994,00 TL"nin Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. maddesine göre 04.11.2004’ten dava tarihine kadar oluşmuş (1.905.715,00-TL düşüldükten sonra kalacak miktarın ) ve bundan böyle oluşacak sistem kullanım bedellerine mahsubu sureti ile tasfiyesine karar verilmesini dava ve talep etmiş; ıslah dilekçesi ile de talep edilen 1.905.715,00-TL"nin şimdilik 100.000,00-TL"sinin reeskont faizi ile tahsiline talebini atiye terk ettiklerini, müvekkilinin yaptığı elektrik iletim hat ve tesislerinin bilirkişi raporunda belirtilen toplam asıl alacak bedeli olan 1.366,848,90 TL ve bu bedele 01.03.2005 - 13.05.2009 tarihleri arasında işlemiş faiz tutarı olan 1.817,909,04-TL olmak üzere toplam 3.184.757,94 TL"nin dava tarihinden itibaren 6183 sayılı Kanun gereği yürütülecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, EPDK işleminin iptali için açılan davanın kesinleşmesinin beklenilmesi gerektiğini, davalı firma ila yapılan bağlantı antlaşmasının yapılacak DM ve sisteme bağlantı ENH"larının kullanım hakkı/mülkiyetinin davalıya devredilmesi şartıyla düzenlendiğini, davacının tek yanlı tasarrufu olarak tesis etmiş olduğu davalı tarafın kullanımında olmayacak ve sadece müşteri branşman hattı olarak davacıya ait müşteriyi besleyecek olan söz konusu bağlantı hatlarının davalının genişleme yatırımı olarak adlandırılması ve bu tanımdan hareketle Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği"nin 38. maddesine göre işlem görmesinin mümkün olmadığını, davaya konu ENH"rının ve DM"nin maliyet bedellerinin iadesi talebinin davacı ile TREDAŞ arasında imzalanmış olan tesis sözleşmelerine göre uygun olmadığını, davacının iddialarının tamamen asılsız ve dayanağı olmayan iddialar olduğunu belirterek öncelikle Danıştay 13. Dairesi"nin 2007/10173 esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini savunarak, davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, EPDK"nın kararına karşı TEDAŞ’ın Danıştay 13. Dairesi’ne dava açtığı, söz konusu dairenin 2007/10187 Esas, 2009/10287 Karar sayılı kararı ile EPDK"nın davalı kuruma yazmış olduğu yazının doğru olduğu, davalı uygulamasının yönetmeliğin 38. maddesine aykırı olduğu, elektrik üretim santrali ile dağıtım santrali arasında tesis edilecek enerji nakil hatlarının mülkiyeti ve kamulaştırma işlemleri ile ilgili uygulamaların dağıtım faaliyeti kapsamında olduğu ve bu piyasa faaliyetinin de üretim lisansı sahibi tarafından değil, dağıtım lisansı sahibi tarafından yürütüleceği sonucuna ulaşılmış olmakla davacının aksi yöndeki uygulamalarının Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği"nin 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesi ile davanın reddedildiği, uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşme ile yasal mevzuat ve yargı kararı karşısında tesislerin bedelsiz olarak mı yoksa bedeli davacıya ödenmek şartıyla mı davalıya devredileceğine ilişkin olduğu, sözleşmeye yasalara aykırı hüküm konulamayacağı, Yönetmeliğin 38. maddesinin somut olayda gözetilmesi gerektiği, sözleşmede kararlaştırılanın aksine davalı kurumun uymakla yükümlü olduğu mevzuatın bedel karşılığı devri öngördüğü, işlemiş faizle birlikte toplam devir bedelinin 3.184.757,94 TL olduğu, her ne kadar sözleşmede 6183 sayılı Kanun"daki faiz oranı davalı şirket yönünden düzenlenmiş ise de, eşitlik ilkesi gereği her iki taraf için geçerli olması gerektiği belirtilerek, davanın kabulü ile 1.366.848,90 TL asıl alacak ve 1.817.909,04 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.184.757,94 TL"nin ( asıl alacağa 13.05.2009 dava tarihinden itibaren amme alacaklarına uygulanan faiz ile birlikte olmak üzere ) davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
    2)Dava, sözleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir.
    Taraflar arasındaki sözleşmelerden “Sistem Kullanım Anlaşmasının”, “Karşılıklı Yükümlülükler” başlığını taşıyan 3-A-1 maddesinde, davalı şirketin alacakları ile ilgili olarak, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun"un 51. maddesinde öngörülen gecikme zammının uygulanacağı kararlaştırılmış olup, davacının alacağına uygulanacak temerrüt faizine ilişkin olarak ise taraflar arasındaki sözleşmelerde herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Tarafların tacir olduğu, davaya konu alacağın ise tacirler arası sözleşmeden kaynaklandığı, davalı tacirin borcunun dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nın 21/1. madde hükmü uyarınca ticari nitelik gösterdiği, bu davanın aynı Kanun"un 4/1. madde hükmü uyarınca nispi ticari dava olduğu, tacirler arası bu sözleşmenin aynı Kanun"un 3. maddesi uyarınca ticari iş niteliğinde bulunduğu, tacirin ticari işlerde temerrüt faizi oranını düzenleyen 3095 sayılı Kanun"un 2/2. madde hükmü uyarınca avans oranında faiz isteme hakkını haiz olduğu gözetilerek, davacı alacağına da işlemiş ve işleyecek temerrüt faizi bakımından ticari işler için geçerli olan temerrüt faizi oranının uygulanması gerektiği sonucuna varılmalıdır.
    Bu durumda, mahkemece bilirkişi raporunda işlemiş temerrüt faizi miktarı hesaplanırken esas alınan oranların, o tarihlerdeki avans oranından daha yüksek olduğu da gözetilerek, davacının dava sonunda belirlenen ve hükmedilen asıl alacağına, avans oranı üzerinden işlemiş temerrüt faizi hesabı için bilirkişiden ek rapor alınması, sonucuna göre karar verilmesi, asıl alacağa dava tarihinden itibaren avans oranında temerrüt faizi uygulanması gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi