Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/13572 Esas 2020/717 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13572
Karar No: 2020/717
Karar Tarihi: 15.01.2020

Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/13572 Esas 2020/717 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2019/13572 E.  ,  2020/717 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık,iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların nitelikleri ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde “Suçun işleniş biçimi, suçun işlendiği zaman ve yer, sanığın kasta dayalı kusur ağırlığı, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı göz önüne alınarak” alt sınırdan ceza tayin edildiği halde, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde aynı gerekçe ile alt sınırdan ayrılınması suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması,
    2-5237 sayılı TCK"nun 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nun 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nun 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nun 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nun 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “İşlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “Suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır.
    TCK"nun 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
    Somut olayda ise; suça sürüklenen çocuğun iş yerinden 25,00 TL para çalması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibarıyla ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması karşısında 5237 sayılı TCK"nun 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 15.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.