Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanıklara yükletilen hakaret ve tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Hakaret suçundan kurulan hükümlerde temel ceza doğrudan TCK"nın 125/3-a maddesi gereğince tayin edilmemiş ise de, bu husus sonuca etkili olmadığından ve sanıkların eylemlerini alenen işlediklerinin belirtilmesine karşın TCK’nın 125/4 olan uygulama maddesinin gösterilmemesi mahallinde giderilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden ve tayin edilen sonuç cezasının 2 yıl 2 ay 7 gün yerine, 1 yıl 14 ay 7 gün olarak eksik olarak hesaplanması da aleyhe temyiz bulunmadığından bozma konusu yapılamayacağı, Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infazda gözetilebileceği, Anlaşıldığından sanıklar ... ile ...’in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 12/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.