4. Ceza Dairesi 2014/47273 E. , 2019/4030 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar verme, hakkı olmayan yere tecavüz, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Mahkemece, sanık ... hakkında müşteki ...’e yönelik TCK’nın 106/1-1. maddesi kapsamındaki tehdit suçundan hüküm kurulmamış olduğu, Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesi içeriğinden bu nedenle bozma isteminde bulunduğu anlaşılmakla, aşağıda belirtilen bozma nedenleri değerlendirildikten sonra sonucuna göre, tehdit suçu yönünden açılmış dava ile ilgili mahkemesince zamanaşımı içerisinde bir karar verilmesi mümkün görülmüş olup, Cumhuriyet savcısının temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Sanık ... hakkında mala zarar verme ve yaralama suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliklerine göre, verildikleri tarih itibariyle hükümleri temyiz edilemez oldukları anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ...’nın TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
3-Diğer hükümlere yönelik temyiz istemlerine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanık ... hakkında tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikye sokulması suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
1-Sanık ...’nın, kendilerine ait olduğunu iddia ettiği arazideki otların, aralarında arazi mülkiyeti nedeniyle husumet bulunan müşteki sanık ... tarafından izinsiz olarak biçildiğini öğrenmesi üzerine, arazilere bakma konusunda anlaşmış oldukları müşteki ...’in evine, kardeşi olan inceleme dışı diğer sanıkla birlikte giderek, müştekinin evde olmaması nedeniyle eşi olan tanık ...’le yaptıkları konuşma sırasında, sırtında av tüfeği varken “arazimizdeki otlar kesilmiş buna neden müsade ettiniz, ben buraya adam öldürmeye geldim” dediğinin iddia edildiği olayda, sanığın bu sözleri müşteki...’i mi yoksa müşteki ...’i mi kastederek söylediği tartışılıp belirlenmeden, eyleminin müşteki ...’e yönelik olduğunun kabulüyle silahla tehdit suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Sanığın tüfekle ateş ettiğine dair suçlamayı kabul etmediği olayda, tanık ....’in, evin içindeyken dışarıdan ateş edildiğini duyduğunu söylediği, daha yakın bir mesafede evi bulunan ve sanıkla husumeti bulunan kişi olan müşteki ...’in ise ateş edildiğini duymadığını beyan etmesi karşısında, hangi delillere dayanarak hangi gerekçeyle genel güvenliğin kasten tehliye sokulması suçunun ne şekilde sübuta erdiği açıklanıp tartışılmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi,
3-Kabule göre de;
a- Sanığın, kardeşi olan ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen inceleme dışı diğer sanıkla birlikte müşteki ...’in evine giderek, onun yokluğunda, müştekinin eşi ile omzunda silah olduğu halde konuşurken ölümle tehdit sözleri söylemesi şeklindeki eylemde, silahın ve birlikteliğin korkutucu özelliğinin nitelikli hal olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden suçun vasfında yanılgıya düşülerek hüküm kurulması,
b-Sanığın eylemini birden fazla kişi ile birlikte ve silahla gerçekleştirdiği kabul edilerek alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulmasına karşın uygulama maddesinde TCK’nın 106/2-c maddesinin gösterilmemesi,
c-Sanık ..."nın evden ayrılmasından sonra, tanık ..."in 3 el silah sesi duyması şeklindeki olayda; eylemin kişilerde korku, kaygı veya panik yaratacak tarzda olması ve somut bir tehlike teşkil ettiği gerekçesiyle, TCK"nın 170/1.c maddesindeki suçu oluşturduğunun kabul edilmesi karşısında, sanığın av tüfeği ile ateş etmesinden ibaret eyleminin, TCK"nın 106/2-a maddesine uyan silahla tehdit ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarını oluşturduğu, aynı Kanunun 44. maddesi uyarınca sadece en ağır cezayı gerektiren tehdit suçundan hükümlülük kararı verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ve kanuni olmayan hukuki nitelendirme ile sanık ... hakkında TCK"nın 106/2-a ve TCK"nın 170/1-c maddesindeki genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kararı verilmesi,
d-Tehdit suçundan kurulan hükümde, Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
B-Sanık ... hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan kurulan hüküm yönünden;
1-Tapu kaydının sanık ...’nın babası olan müşteki ...’ya ait gözüktüğü arazi de dahil olmak üzere, suça konu otların biçildiği arazilerin mülkiyetine ilişkin taraflar arasında anlaşmazlık bulunup, sanık ...’in de mülkiyete ilişkin davalar bulunduğunu beyan etmesi karşısında, bu husus tereddüte mahal bırakmayacak şekilde araştırılarak, otların biçildikten sonra kim tarafından tasarrufta bulunulduğu da belirlendikten sonra arazilerin müşteki Murat Topkaya’ya ait olduğunun tespit edilmesi durumunda, sanığın, müştekiye ait araziye girip otları biçmesi şeklindeki eyleminin TCK’nun 141. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturabileceğinin tartışılmaması ve TCK.nun 141/1. maddesi kapsamındaki hırsızlık suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı nazara alınarak, eylemin bu kapsamda kaldığının kabul edilmesi halinde de, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
2-Kabule göre de;
a-TCK’nın 154/1. maddesinde seçimlik ceza öngörülmemesine karşın, hüküm fıkrasında, “Yasada öngörülen seçimlik cezalardan para cezasının verilmesinin yerinde olacağı düşüncesi ile para cezası seçilerek” denilmesi suretiyle yasal olmayan ve çelişki meydana getirecek gerekçeye yer verilmesi,
b-5237 sayılı TCK’da cezaların içtima edilmesine dair bir düzenleme bulunmadığı gözetilmeden, sanığa verilen hürriyeti bağlayıcı cezadan çevrilme adli para cezası ile doğrudan verilen adli para cezalarının toplanmasına karar verilmesi,
c-Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ile ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının CMUK"un 325. maddesi gereğince suçu birlikte işledikleri gerekçesiyle hakkında TCK"nın 106/2-c. maddesi uygulanan ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık ...’ya sirayet ettirilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.