Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/2216 Esas 2018/8700 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2216
Karar No: 2018/8700
Karar Tarihi: 26.09.2018

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/2216 Esas 2018/8700 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2018/2216 E.  ,  2018/8700 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanan TCK"nın 179/3-2, 62, 53. maddeleri gereğince mahkûmiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan İskenderun 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 21/12/2011 tarih ve 2011/1059 E. 2011/1385 K. sayılı, 20/01/2012 tarihinde kesinleşmiş bulunan ilamı ile hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip, 5 yıl denetim süresi belirlenen sanığın denetim süresi içinde 12/03/2015 tarihinde işlediği trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu nedeniyle İskenderun 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 21/05/2015 tarih ve 2015/194 E. 2015/276 K. sayılı ilamı ile mahkumiyetine karar verildiği ve bu hükmün 10/06/2015 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair dosya kendisine devredilen İskenderun 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 03/08/2015 tarihli ve 2015/652 Esas, 2015/573 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlediği ihbarı üzerine yeniden yapılan yargılamada, sanığa usulüne uygun çağrı kağıdı çıkarılıp, hükmün açıklanmasını gerektiren koşulların oluşup oluşmadığının duruşma açılarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, CMK"nın 231/11. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde evrak üzerinden duruşma açılmadan karar verilmesi suretiyle sanığın savunma hakkının ihlal edilmesi,
    2- Sanık hakkındaki mahkumiyet hükmünde asıl olanın kısa karar olduğu ve kısa karara uygun gerekçeli kararın yazılması gerektiği gözetildiğinde, kısa kararda (2.) numaralı bozma sebebinde açıklanan hatanın gerekçeli karar ile düzeltilmeye çalışarak, bu kez sanık hakkında TCK"nın 179/3-2, 62. maddeleri gereği 25 gün hapis cezasına hükmedilmesi ile TCK"nın 50/1-a maddesi gereği adli para cezasına çevrilerek netice cezanın 500 TL adli para cezası olarak belirlenmesi ve sanık hakkında iki ayrı mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle karışıklığa neden olunması,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 26/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.