17. Hukuk Dairesi 2015/11476 E. , 2018/5755 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı ... şirketine zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan aracın, davacı ..."nın babası olan ... "nın sevk ve idaresinde iken yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu vefat ettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 13.10.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak maddi tazminat talebini 54.793,76 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, bilirkişi raporu benimsenerek, davanın kabulü ile; toplam 54.793,76 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davalarda, aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda, davacıların her biri için destekten yoksun kalacakları sürenin, çocuklar için, yüksek öğrenim yapıyorlar ise, öğrenimlerinin sona erdiği tarih, henüz yapmıyorlar ise yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal
ve ekonomik koşullar değerlendirilerek ayrı ayrı belirlenmesi, raporun düzenlendiği en yakın tarih, bilinen dönem kabul edilerek ölenin bilinen gelirine göre davacıların gerçekleşen zararının ve sonraki bilinmeyen dönem için gelirin her yıl %10 oranında artıp, %10 oranında iskonto uygulanmak suretiyle hesaplanarak bilinmeyen dönem zararının hesaplanması ve davacıların ve desteğin muhtemel bakiye yaşam süreleri konusunda PMF-1931 tablosunun kullanılması ve davacıların somut koşulları dikkate alınarak denetime elverişli şekilde belirlenmesi gerekir.Trafik kazası sonucu ölen destek kaza tarihinde 18 yaş altında ise kaza nedeniyle ölmeseydi, 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği, ana ve babasına destek olacağı ancak ileriki yaşlarda desteğin büyüyerek evleneceği ve en az iki çocuğunun olacağı gelirinin bir kısmını ana ve babasına da ayıracağı varsayılır. Bu şartlarda çocuğun gelir elde etmesi ile birlikte evleninceye kadar gelirinin yarısını kendisine ayıracağı yarısını da ana ve babası ile paylaşacağı, ileriki yıllarda evleneceği, evlenmesi ile birlikte pay esasına göre 2 pay desteğe 2 pay eşe, birer pay ana ve babaya verileceği; bir süre sonra ilk çocuğu ve yine bir süre sonra ikinci çocuğu olacağı, çocukların olacağı süreler içinde desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocuklara birer pay ayrılacağı ve ana ve babaya da birer pay ayrılacağı kabul edilir.
Yine Dairemin yerleşik içtihatlarına göre; Çalışma hayatının aktif çalışma dönemi ve emeklilik dönemi olan pasif devre olarak ayrılması ve pasif devrede zararın asgari geçim indirimsiz asgari ücret düzeyinde bir zarar olacağının kabulünün gerektiği Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem (devre) zararının hesaplanmasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi (AGİ), ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez.
Somut olayda, bilirkişi raporunda desteğin, pasif döneme ilişkin tazminata esas gelir belirlenirken, AGİ dahil edilmiş asgari ücret üzerinden hesaplama yapılıp yapılmadığına ilişkin açıklama yapılmadığından rapor, denetime elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece, pasif döneme ilişkin hesaplamanın AGİ dahil edilerek asgari ücret üzerinden hesaplama yapılıp yapılmadığı konusunda, ek rapor alındıktan sonra, varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 31/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.