4. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/12017 Karar No: 2014/14157 Karar Tarihi: 30.10.2014
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/12017 Esas 2014/14157 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2014/12017 E. , 2014/14157 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Davacı .. tarafından, davalı ... aleyhine 18/10/2010 gününde verilen dilekçe ile sıra cetveline itiraz istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın reddine dair verilen 09/04/2012 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 03/12/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili ve karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma avukatlık ücreti ile aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine, peşin alınan harcın bundan mahsubuna 30/10/2014 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin verdiği kredinin ödenmemesi üzerine borçlu ve kefiller aleyhine icra takibi başlattığını, takip öncesi alınan ihtiyati haciz kararına istinaden borçlulardan taşınmazına haciz konulduğunu, ancak bu haciz işleminden önce davalı tarafından aynı taşınmaza ikinci dereceden ipotek tesis edildiğini ve taşınmazın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibi sonucu satılarak bedelinin 1. ve 2. derece ipotek alacaklılarına verildiğini, davalının ipoteğinin muvazaalı olduğunu iddia ederek davacının alacağının davalıya ödenen paydan karşılanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, muvazaa iddiasının ispatlanmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Dava, BK 18. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle davalı yararına konulan ipoteğin geçersiz olduğu iddiasına dayanmaktadır. Eldeki davanın sonucu taşınmazının üzerine davalı yararına ipotek koydurmuş olan Hıfzı Yenigün"ü de etkileyecektir. Bu nedenle davalı ile zorunlu dava arkadaşı durumundadırlar. (İİK 282. maddesi kıyasen burada da uygulanmalıdır. ) Şu durumdade davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, yalnızca ipotek alacaklısı davalı gösterilerek davanın sonuçlandırılmış olması usul ve yasaya aykırıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerektiği görüşünde olduğumdan, Daire çoğunluğunun onama kararına katılmıyorum.30/10/2014