Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davalı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davalı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak, değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Bu nedenle davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.Davalılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu taşınmazın bulunduğu yer, bilirkişi raporunda yazılı özellikleri ve konumu itibariyle objektif değer artırıcı unsur oranının %25 alınması gerektiği düşünülmeden, %15 alınmak suretiyle düşük bedel tespiti, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacıdan peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.