15. Ceza Dairesi 2019/12200 E. , 2019/12048 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 62/1, 50/1-a, 52, 52/4 ve TCK"nın 157/1, 62/1, 52, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarından sanığın mahkumiyetine dair Gaziosmanpaşa 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karara ilişkin sanık tarafından 07.05.2015 havale tarihli dilekçe ile temyiz talebinde bulunulduğu, Mahkeme"nin 07.05.2015 tarihli ek kararıyla sanığın temyiz talebinin reddine karar verildiği, red kararına karşı mahkemenin ek kararı yine aynı gün tarihli dilekçe ile sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın yokluğunda verilen kararın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. madde ve fıkrasında yer alan "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır." şeklindeki düzenleme ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntemin benimsenmiş olduğu, öncelikle bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, 7201 sayılı Kanun"un 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, mercii tarafından tebligat, 7201 sayılı Kanun"un 23/1-8 ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması" gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği, şeklindeki düzenlemeye nazaran öncelikle sanığın bildirdiği en son adresine 18.03.2015 tarihinde tebliğ yapıldığı, iade edilmesi nedeniyle, 15.04.2015 tarihinde MERNİS şerhli olarak Tebligat Kanunu 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmış olup,
Sanık hakkında verilen kararın sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, sanık tarafından 1412 sayılı CMUK"nın 310/1. maddesinde öngörülen 1 haftalık yasal süre geçtikten sonra 07.05.2015 tarihinde temyiz etmesi karşısında, temyiz başvurusunun süre yönünden reddine ilişkin 07.05.2015 tarih ve 2011/343-2015/118 sayılı ek kararında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanığın temyiz itirazlarının reddiyle anılan ek kararın ONANMASINA, 18/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.