2. Ceza Dairesi 2014/38478 E. , 2015/3144 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : KYB - 2014/400899
Hırsızlık suçundan sanık N.. K..’ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 493/1-son (iki kez), 491/2-son, 522 (üç kez), 523, 59/2. (üç kez) ve 71. maddeleri uyarınca neticeten 9 yıl 18 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/07/1987 tarihli ve 1987/459-685 sayılı kararının infazı sırasında, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hükümden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5728 sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun hükümleri uyarınca uyarlama talebinde bulunulması üzerine, sanığın müşteki Osman Şimşek"e yönelik hırsızlık, mala zarar vermek ve işyeri dokunulmazlığını ihlâl eylemleri nedeniyle lehe olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-d, 151/1, 116/2, 62 (üç kez). 53. (üç kez) maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis, 5 ay hapis ve 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, müştekiler İlker Dedeman ve Engin Özçiçek"e yönelik hırsızlık suçlan nedeniyle daha önce 15/07/1987 tarihli ve 1987/459-685 sayılı kararda 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 491/2-son, 493/1-son. 522(iki kez), 59/2(iki kez) maddeleri gereğince hükmedilen 2 yıl 5 ay 10 gün hapis ve 6 ay 20 gün hapis cezalarının daha lehe olduğundan bahisle aynen infazına ilişkin, aynı Mahkemenin 18/04/2012 tarihli ve 1987/459 Esas, 1987/685 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması sonrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-d, 151/1, 116/2, 62 (üç kez), 53. (üç kez) maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis, 5 ay hapis ve 3 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, müştekiler İ.D ve E.Ö"e yönelik eylemleri nedeniyle daha önce 15/07/1987 tarihli ve 1987/459-685 sayılı kararda 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 491/2-son, 493/1-son, 522(iki kez), 59/2(iki kez) maddeleri gereğince hükmedilen 2 yıl 5 ay 10 gün hapis ve 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 24/06/2014 tarihli ve 2014/160 Esas, 2014/372 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 05/12/2014 gün ve 2014-22086/73329 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/12/2014 gün ve 2014/400899 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
18/04/2012 tarihli ve 1987/459 Esas, 1987/685 sayılı ek kararını müteakip verilen 04/06/2012 tarihli uyarlama kararının hukuken yok hükmünde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre;
1-Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/04/2012 tarihli ve 1987/459
Esas, 1987/685 sayılı ek kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi gereğince. Kanun Yararına Bozma Talebi üzerine, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 24/06/2013 tarihli, 2013/10628 Esas, 2013/14859 sayılı kararı ile Yargıtay Ceza Genel Kumlunun 27/12/2005 tarihli ve 2005/3-162-173 sayılı kararına nazaran, lehe kanunun tespit edilip, uygulanması, herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, delil toplanmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa ya da cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin bir hükmün uygulanması imkanı sonraki kanunla doğmuşsa, hükümde değişiklik yargılamasının duruşmalı yapılmasının zorunlu olduğu gözetilmediği gerekçesi ile bozulmuş, bozma üzerine 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesindeki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." şeklindeki düzenleme ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki "Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir." şeklindeki düzenleme karşısında mala zarar verme ve konut dokunulmazlığım ihlâl suçlarına ilişkin değerlendirme yapılmamasında ve hüküm kurulmamasında,
2- Şikâyetçi O.Ş’e yönelik kurulan hükümde lehe olan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 493. maddesinin uygulanması gerekirken 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre uygulama yapılmasında, isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Daha önce kanun yararına bozma istemi hakkında inceleme yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesinin, 24.06.2013 gün ve 2013/10628, 2013/14859 sayılı ilamı doğrultusunda verilen karara karşı yeniden kanun yararına bozma yasa yoluna başvurulduğu belirlenmekle, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24/01/2014 tarihli ve 2014/1 sayılı iş bölümü kararına göre, dosyanın önceki incelemeyi yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 18.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.