20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/15746 Karar No: 2016/1399 Karar Tarihi: 10.02.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/15746 Esas 2016/1399 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/15746 E. , 2016/1399 K. "İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada Antalya 3. Sulh Hukuk ve Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin teminatı olarak davalıya verilen senetten dolayı başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince, davalı tarafa senet verilmediği, sözleşmenin altında bulunan ve kesilmek suretiyle bonoya dönüştürülen bir adet boş senedin bilmeden imzalanmış olabileceği belirtilerek menfi tespit davası açılmış olup, davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemelerinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Antalya 3. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan aynı Kanunun 776 ve devamı maddelerinde “bono ve emre yazılı senetler” hususunda düzenleme sevk etmiş olup, 30.06.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK"nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngören 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde ticaret mahkemesi yetkili kılınmıştır. Somut olayda davacı vekili; davalının müvekkili aleyhine kıymetli evraka dayalı olarak icra takibi başlattığını, söz konusu bononun taraflar arasındaki kira sözleşmesinin düzenlendiği sırada hile ile imzalandığını belirterek senet nedeniyle müvekkilinin borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaynağının bono olması nedeniyle ticari dava niteliğinde olan uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 10/02/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.