14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/14067 Karar No: 2016/5532 Karar Tarihi: 05.05.2016
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/14067 Esas 2016/5532 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/14067 E. , 2016/5532 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.08.2013 gününde verilen dilekçe ile kira ilişkisinden kaynaklanan müdahalenin men"i istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan dava dilekçesinin usulden reddine dair verilen 12.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _ Dava, kira ilişkisinden kaynaklanan müdahalenin meni isteğine ilişkindir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. ... Asliye Hukuk Mahkemesince dava konusu taşınmazda taraflara ait iki ayrı kira sözleşmesinin varlığı, bu sözleşmelerin hangisinin geçerli olup olmadığının yorumlanmasıyla ihtilafın çözüleceği ve bunun da sulh hukuk mahkemesinin görevine gireceğinden mahkemenin görevsiz olması nedeniyle dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Dosya, ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiş olup mehkemece, dava konusu taşınmazla ilgili iki ayrı kira sözleşmesi olmasına rağmen, kiralayanın taşınmazın maliki olan dava dışı başka bir kişi olduğu, davanın tarafları arasındaki uyuşmazlığın bir kira sözleşmesinin hükümlerinden kaynaklanmadığı, dolayısıyla HMK"nın 4/1. maddesindeki kira ilişkisinden kaynaklanan bir uyuşmazlık olmamakla, bu davada sulh hukuk mahkemesinin görevli olmadığı, eldeki davanın, tarafların, taşınmazın maliki ile yaptıkları sözleşmeler çerçevesinde, kişisel hakka dayalı "hak zilyetliği"nden kaynaklanan, müdahalenin önlenmesi davası içerisinde çözümlenmesi gerektiğinden bahisle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, daha önceden asliye hukuk mahkemesince verilen görevsizlik kararı bulunması sebebiyle oluşan görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyi etmiştir.
Bir davada olayları açıklamak taraflara hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK m. 33). Somut olayda her iki taraf da kira sözleşmesine dayandığından ve hangi kira sözleşmesinin geçerli olduğunun tespiti ile uyuşmazlık çözüleceğinden HMK"nın 4. maddesi kapsamında "Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar"a sulh hukuk mahkemesi bakmakla görevli bulunduğundan belirtilen husus gözetilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.05.2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle taraflar arasındaki uyuşmazlığın kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğunun anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.