Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/1507 Esas 2017/4747 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1507
Karar No: 2017/4747
Karar Tarihi: 10.07.2017

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/1507 Esas 2017/4747 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen karar, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusunun da reddedilmesiyle karar kesinleşmiştir. Kararda, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı ve hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirtilerek, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği ifade edilmiştir. Kararda aynı zamanda TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmü verildiği belirtilmiştir.
TCK’nın 314/2 maddesi, terör örgütüne üye olma suçunu tanımlamaktadır. 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi ise, terörle mücadele kapsamında alınan tedbirlerin uygulanacağı kişileri belirlemektedir. TCK’nın 62. maddesi, eylemin cezalandırılabilir olabilmesi için ehliyetli bir kişi tarafından işlenmesi ve ehliyetsiz kişinin suç sorumluluğunun ortadan kalkması şartını öngörmektedir. TCK’nın 53. maddesi ise, hükmen tutukluluğun uygulanabileceği halleri düzenlemektedir. Son olarak TCK’nın 58/9. maddesi, terör örgütünün eylemlerinde kullanılan araç-gereçlerin kaynağına ilişkin
16. Ceza Dairesi         2017/1507 E.  ,  2017/4747 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi kararı

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 10.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.