Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5809
Karar No: 2015/6675
Karar Tarihi: 05.05.2015

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/5809 Esas 2015/6675 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/5809 E.  ,  2015/6675 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BİGA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 11/12/2012
    NUMARASI : 2009/990-2012/542

    Taraflar arasında görülen ecrimisil, alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Şükrü Hanlı Baydın"ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    -KARAR-

    Dava, ecrimisil ve alacak isteklerine ilişkindir.
    Davacı, ortak mirasbırakandan intikal eden 300 parsel sayılı taşınmazın kullanılmak ve toplam 13 adet değişik yaş ve cinsteki büyükbaş hayvanın da satılmak suretiyle davalı tarafından tasarruf edildiğini, karşılığında bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, miras payı oranında ecrimisil ve alacak isteklerinde bulunmuştur.
    Davalı, dava açılmazdan 1 ay önceye kadar kendisinden bir talepte bulunulmadığını, satıldığı iddia olunan büyükbaş hayvan sayısının 11 olup, mirasbırakanın sağlığındaki borçları ile cenaze masraflarının karşılanması için satışların gerçekleştirildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, intifadan men olgusunun gerçekleşmediği ve büyükbaş hayvanların da mirasbırakanın borcuna mahsuben satışlarının yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Gerçekten de, dava konusu taşınmazın bizzat kullanılmak ve 11 adet büyükbaş hayvanın da satışı yapılmak suretiyle mirasbırakana ait malların davalı tarafından tasarruf edildiği sabit olup, çözüme kavuşturulması gereken ihtilaf, taşınmaz yönünden intifadan men olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmiş ise ne zaman gerçekleştiği, büyükbaş hayvanlar yönünden ise borca mahsuben satılıp satılmadığı, satılmış ise borç miktarının, büyükbaş hayvanların gerçek değerini karşılayıp karşılamadığı hususlarında toplanmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, dava konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil istiyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir.
    Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır. Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.
    Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz.
    Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı)
    25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay"ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar.
    Somut olaya gelince; dava açılmadan 1 ay önce davacının talepte bulunduğu yönündeki bunu destekler mahiyetteki davalı savunması ile diğer mirasçı A.. Y.."ın beyanı dikkate alındığında intifadan men koşulunun gerçekleştiğinin kabulü gerektiği gibi satışları yapılan büyükbaş hayvanların mirasbırakandan kalan borca ve cenaze giderlerine mahsuben yapıldığı hususu da gerek davalının savunmasından gerekse anılan tanık anlatımlarından anlaşılmaktadır. Ne var ki, borç ve cenaze giderlerinin hayvanların satış tarihlerindeki gerçek değerlerini karşılamaya yetip yetmediği değerlendirme konusu yapılmamıştır.
    Hâl böyle olunca, davalı savunması, tanık A.. Y.. ve diğer tanıkların beyanları tartışılarak intifadan men olgusunun ne zaman gerçekleştiği tam olarak saptanıp, bu tarih itibariyle pay oranında ecrimisile hükmedilmesi ve satışı yapılan büyükbaş hayvanlar yönünden ise bilirkişi tarafından tespit edilen satış tarihlerindeki gerçek değeri ile davalının kabulünde olan mirasbırakana ait borçlar ve cenaze giderleri toplamı arasında fark olup olmadığı, fark bulunması halinde belirlenecek bu değerin miras payı oranında hüküm altına alınması gerektiği gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi