Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3648
Karar No: 2021/1749
Karar Tarihi: 26.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/3648 Esas 2021/1749 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/3648 E.  ,  2021/1749 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Davanın, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkin olduğu açıklandıktan sonra, gerekli ilanların yapılmadığı, taşınmazın tespit harici bırakılma nedeninin araştırılmadığı, taşınmazın dere yatağında bulunduğu göz önünde bulundurulup uzman jeolog bilirkişinin görüşüne başvurulmadığı, fen bilirkişi tarafından incelenen ve dava tarihinden 25 yıl öncesine ait hava fotoğraflarında çekişmeli taşınmazların dere yatağı ve tescil harici alan olarak gözüktüğü belirtildiği halde bu husus üzerinde durulmadığı, dava tarihinden 15 ve 20 yıl öncesine ait hava fotoğrafları getirtilip jeodezi ve fotogrametri mühendisinden rapor alınmadığı belirtilerek; öncelikle TMK. 713/4. maddesi uyarınca gerekli ilanların yaptırılması, daha sonra 1985 tarihli hava fotoğrafı dosyada bulunduğundan, 1990 ve 1995 yıllarına ait hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığından, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulması, ardından taşınmaz başında jeoloji mühendisi, ziraat mühendisi, fen bilirkişi ile jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşturulacak bilirkişi heyetinin katılımıyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında dinlenilecek yansız yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime ve nasıl intikal ettiği hususlarının etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılması; jeolog bilirkişiden, taşınmazların dere yatağında kalıp kalmadığı, derenin ıslah edilip edilmediği hususlarını ayrıntılı irdeler biçimde rapor aldırılması; hava fotoğraflarının fotogrametri ve jeodezi uzmanı olan bilirkişi tarafından stereoskop aleti ile incelenmesi suretiyle, hava fotoğraflarının çekildikleri, Kadastro Müdürlüğünden gelen paftaların ise düzenlendikleri tarihlere göre dava konusu taşınmaz bölümlerinin kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı, önceki niteliğinin ne olduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar- ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmış ise taşınmazın hangi tarihte tarım arazisi haline gelmiş olduğu konusunda; ziraatçi bilirkişiden ise, taşınmazın niteliği konusunda ayrı ayrı ayrıntılı rapor alınması; imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup-dolmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, ...,... "nde bulunan fen bilirkişileri ...,... ve fotogometri bilirkişisi ..."ın müşterek 13.06.2016 tarihli raporu ve ekli krokisinde (A) harfi ile gösterilen 21.811,48; (B) harfi ile gösterilen 8.342,47, (C) harfi ile gösterilen 9.424,14 metrekarelik taşınmazların davacı adına TMK." nın 713. maddesi uyarınca tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Oysaki, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine usulü müktesep hak oluşacağından, bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin eksiksiz ve tam olarak yerine getirilmesi gerekir. Bir arazinin niteliğini, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olup, bu konuda kesin bir kanaat edinilebilmesi için, hükmüne uyulan bozma ilamında da değinildiği üzere dava konusu edilen taşınmaz bölümlerine ait farklı tarihlerde çekilmiş en az 3 adet hava fotoğrafı üzerinde inceleme yaptırılması gerektiği halde, sadece uyuşmazlığın çözümüne etkisi olmayan 2002 yılına ait hava fotoğrafının incelenmesiyle yetinilmiş, bozma ilamı öncesi verilen kararda (B) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü 8.087,22 metrekare yüzölçümü olduğu halde, yeni hükümle 8.342,47 metrekare, (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü 9.151,06 metrekare yüzölçümünde olduğu halde 9.424,14 metrekare yüzölçümü ile tesciline karar verilmiş, her iki hüküm arasında meydana gelen yüzölçümü farkının nedeni üzerinde durulmaksızın hüküm kurulması cihetine gidilmiştir.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmaza ait temin edilebilen en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmazın bulunduğu köy/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihi olan 2010 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü’nden getirilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, 3 kişilik jeoloji mühendisi bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, usulünce imar-ihya edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar ne şekilde kullanıldığı ve kullanımın 20 yıla ulaşıp ulaşılmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanları arasında oluşabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı; komşu parsellerin dayanak kayıtlarının çekişmeli taşınmazların yönünü ne şekilde okuduğu belirlenmeli ve söz konusu kayıtlarla yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli; jeolog bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümlerinin sınırında dere bulunması nedeniyle, dere yatağından kazanılıp kazanılmadıklarını, halen aktif dere yatağında kalıp kalmadıklarını ve zilyetlikle iktisabı mümkün yerlerden olup olmadıklarını açıklayan, önceki jeoloji raporların da değerlendirildiği somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli, dava konusu taşınmaz bölümlerini komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor düzenlettirilmeli ve yukarıda açıklandığı üzere (B) ve (C) harfi ile gösterilen taşınmazların yüzölçümlerinin her iki mahkeme kararında farklı olmasının sebebinin açıklanması istenmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümlerinin toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, üzerlerindeki bitki örtüsünü, imar-ihyaya konu edilmişlerse imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerinden çekilmiş renkli fotoğraflarını içerir, önceki tarihli zirai raporlarının da irdelendiği, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden, hava fotoğraflarının ve eski tarihli uydu fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin sınırlarını ve niteliğini, imar-ihyaları tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor düzenlemesi istenilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi