16. Hukuk Dairesi 2015/10086 E. , 2017/4763 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; yetersiz inceleme sonucu verilen hükmün isabetsiz olduğu belirtilerek davacıların dayandığı ....06.1963 tarih ve 31 sıra numaralı tapu kaydının edinme sebebinde belirtilen tescil dosyasının (ya da tescil ilamının) ve dayanağı haritanın getirtilmesi, tapu kaydının kadastro sırasında revizyon görüp görmediğinin Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulup saptanılması, bundan sonra mahallinde keşif yapılarak yöntemince kaydın uygulaması, sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 111 ada ... parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin ve komisyon kararının iptali ile fen bilirkişileri ... ... ve ... ... tarafından düzenlenen raporda (A) harfi ile gösterilen 741,... metrekare yüzölçümündeki kısmın mera vasfı ile Hazine adına tesciline ve özel siciline kaydına, geriye kalan ....669,83 metrekare yüzölçümündeki kısmın ise davacılar adına hüküm yerinde gösterilen payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın (A) bölümü dışında kalan kısmının davacıların dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı ve davacılar lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu gerekçe gösterilmek suretiyle karar verilmiştir. Davacı taraf ....06.1963 tarih ve 31 sıra numaralı tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, davacıların tutunduğu sözü edilen tapu kaydının dava konusu taşınmaz bölümüne uyduğu doğru olarak belirlenmiştir. Ne var ki; davacı tarafın dayandığı murisleri Esat ve Necmettin Kale adına kayıtlı ....595,00 metrekare yüzölçümündeki tapu kaydı “ kendi bostanlığı, pınar, tepe, yol” sınırlarını ihtiva etmektedir. Şu halde dava konusu taşınmazın güney sınırında bulunan taşınmazın mera olarak sınırlandırıldığı da dikkate alındığında davacı dayanağı tapu kaydı güney hududunda okunan “tepe” sınırı nedeniyle değişebilir sınırlı olup; miktarı ile geçerlidir. Diğer taraftan 26.....2014 tarihli ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın mera niteliğinde olduğunun ve önceki tarihli keşif sonucu alınan ........2011 tarihli ziraat bilirkişi kurulu raporunda da özel mülkiyete konu olabilecek yerlerden
olmadığının ve ham toprak niteliğinde bulunduğunun belirtilmesi karşısında zilyetlikle kazanım koşullarının da davacı taraf lehine oluşmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; davacı tarafın dayandığı tapu kaydının kuzey sınırında “kendi bostanı” olarak gösterilen ve davacıların murisleri (aynı zamanda dayanak kayıt maliki) ... ve ... Kala adına tapuda kayıtlı bulunan 111 ada ... parsel sayılı taşınmaz sabit sınır niteliğinde kabul edilerek bu kısımdan başlanmak suretiyle tapu kaydına miktarı ile kapsam tayin edilerek bu bölümün davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, geri kalan kısma yönelik ise davanın reddine karar verilmesi gerekirken zilyetlikle kazanım koşulları da oluşmadığı halde davacıların dayandığı tapu kaydı miktarından fazlaya hükmedilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de çekişmeli taşınmazın çayır vasfı ile Hazine adına kayıtlı olduğunun ve davacı tarafın tapu kaydına dayalı olarak tapu iptali tescil isteminde bulunduğunun anlaşılmasına göre re"sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu bir dava ya da davalı Hazine"nin taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına yönelik bir talebi de bulunmadığına göre (A) harfi ile gösterilen kısmın mera olarak sınırlandırılması dahi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ....06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.