8. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5736 Karar No: 2020/15924 Karar Tarihi: 24.09.2020
Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/5736 Esas 2020/15924 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, trafik kontrolü sırasında 0.77 promil alkollü olduğu tespit edilince, başkasının kimlik bilgilerini kullanarak kendi sürücü belgesini gösterdi. Ancak yapılan kontrolde, kimliğini kullandığı kişinin asker kaçağı olduğu anlaşıldı ve sanık gerçek kimlik bilgilerini ibraz etti. Mahkeme, sanığın işlediği suçun, başkasının kimliğini kullanarak kendisini suçsuz göstermek amacıyla yapılmadığını ve suç nedeniyle soruşturma yapılmadığını belirtti. Bu nedenle, \"başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması\" suçunun unsurlarının oluşmadığı sonucuna varıldı. Bunun yerine sanık, \"kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak\" kabahatini işlemişti. Ancak, bu kabahat zamanaşımına uğradığı için idari para cezası verilemedi. Kararda, TCK'nın 268/1. maddesi ile 206. maddesi ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi ele alınmıştır.
8. Ceza Dairesi 2018/5736 E. , 2020/15924 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü: 5237 sayılı TCK.nın 268/1. maddesinde düzenlenen başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunun oluşabilmesi için işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılarak soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin kimlik bilgileri verilen mağdur hakkında yapılmasına neden olunması gerekir. Bir adli soruşturma ya da kovuşturma işlemi olmaksızın kimlik bilgilerinin gizlenmesi amacıyla başkalarına ait kimlik bilgilerinin kullanılması ve verilen kimlik bilgilerine göre resmi belge düzenlenmesi halinde TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu, bir resmi belge düzenlenmemiş olması halinde 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesinde düzenlenen kimliği bildirmeme kabahati oluşur. Somut olayda, trafik kontrolü sırasında sanığın 0.77 promil alkollü olduğunun tespit edildiği ve sanığın emniyet görevlilerine kendi sürücü belgesi yerine mağdur ... ...’ın sürücü belgesini ibraz ettikten sonra, yapılan kontrolde kimliğini kullandığı mağdurun asker kaçağı olduğunun anlaşılmasından sonra sanığın gerçek kimlik bilgilerini ibraz ettiği ve tutanakların sanığın gerçek kimlik bilgilerine göre tanzim edildiği olayda, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar karşısında sanığın “ işlediği bir suçtan” söz edilemeyeceği, bir suç soruşturmasının bulunmadığı hakkındaki bütün işlemlerin gerçek kimlik bilgileriyle yapıldığı, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, diğer kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK.nın 268. maddesinde düzenlenen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun unsurlarının oluşmadığı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40/1. madde ve fıkrasında düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu ancak 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 20/2-c maddesi uyarınca soruşturma zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğu, kabahat tarihinden temyiz incelemesine kadar bu sürenin gerçekleştiği anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmekle hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının konusu eylemin oluşturduğu kabahatin zamanaşımına uğraması nedeniyle 5326 sayılı Kanunun 20/2-c maddesi gözetilerek İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 24.09.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.