Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/12686
Karar No: 2017/908
Karar Tarihi: 07.02.2017

Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2015/12686 Esas 2017/908 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi         2015/12686 E.  ,  2017/908 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Suç tarihleri 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arası (... Köyü Muratdüzü-...- Mezrasında gerçekleşen olaylara ilişkin olarak) ile 15.02.2010-18.02.2010 tarihleri arası (...Köyünde gerçekleşen olaylara ilişkin olarak) olduğu halde, 5271 sayılı CMK"nın 232/2-c maddesine aykırı olarak 09.02.2010 olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
    A-) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükümler yönünden:
    I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arasında ... Köyü Muratdüzü (...) Mezrasında gerçekleşen ve katılanlar ..., .ile ..."a yönelik hırsızlık (yedi ayrı) eylemine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
    II-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arasında ... Köyü Muratdüzü (...) Mezrasında gerçekleşen ve katılan ..."a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ile mala zarar verme; katılanlar ...,. ve ..."a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali (yedi ayrı) ile mala zarar verme (yedi ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan uygulama yapılırken TCK"nın 116/1. maddesi ile verilen 6 aylık hapis cezasının aynı Kanunun 119/1-c maddesi gereğince bir kat artırılması sırasında 12 ay yerine 1 yıl olarak tayin edilmesi, bu ceza üzerinden de TCK’nın 31/3. maddesi gereğince 1/3 oranında indirim yapıldığı sırada 8 ay yerine hesap hatası sonucu 10 ay hapis cezasına, TCK’nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapıldığı sırada 6 ay 20 gün yerine hesap hatası sonucu 8 ay 10 gün hapis cezasına, bu ceza üzerinden de TCK"nın 50/1-a ve 52/2. maddeleri gereğince 4.000 TL adli para cezası yerine, 5.000 TL adli para cezası hükmedilmesi suretiyle suça sürüklenen çocuk hakkında fazla ceza tayini,
    2-Yaş küçüklüğü nedeniyle 5275 sayılı CGİHK’nın 106/4 maddesi gereğince adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla, 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, konut dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “1 yıl” ibaresinin çıkarılarak, yerine “12 ay”; TCK"nın 31/3. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “10 ay” ibaresinin çıkarılarak, yerine “8 ay”; TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “8 ay 10 gün” ibaresinin çıkarılarak, yerine “6 ay 20 gün” ve 50/1-a ve 52/2. maddelerinin uygulanmasına ilişkin kısımda yer alan “5.000 TL adli para cezası” ibaresinin çıkarılarak, yerine “4.000 TL adli para cezası” ibarelerinin yazılması ile sonuç cezanın “4.000 TL adli para cezası” olarak belirlenmesine; suça sürüklenen çocuk hakkında “ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrilmesine” ilişkin ibarelerin bulunduğu bölümlerin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    III-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında 15.02.2010-18.02.2010 tarihleri arasında... Köyünde gerçekleşen katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik hırsızlık (üç ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (üç ayrı) ve mala zarar verme (üç ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Suça sürüklenen çocuk hakkında; her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı halde, üzerine atılı katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından, ayrı ayrı beraatine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,
    B-) Sanık ... hakkında kurulan hükümler yönünden:
    I-Sanık ... hakkında 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arasında ... Köyü Muratdüzü (...) Mezrasında gerçekleşen ve katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."a yönelik hırsızlık (sekiz ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (sekiz ayrı) ile mala zarar verme (sekiz ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan dolayı hüküm kurulurken, TCK"nın 116/1. maddesi gereğince verilen 6 ay hapis cezasının TCK"nın 119/1-c maddesi gereğince bir kat artırımında 12 ay yerine 1 yıl olarak hesaplanması, sonraki uygulamanın ve sonuç cezanın doğru olması sebebiyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerinden “b” bendinin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    II-Sanık ... hakkında hakkında 15.02.2010-18.02.2010 tarihleri arasında...Köyünde gerçekleşen katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik hırsızlık (üç ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (üç ayrı) ve mala zarar verme (üç ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    1-Dairemizce de benimsenen ve Y.C.G.K."nın 16.04.2013 günlü, 2012/6-1307 esas ve 2013/151 sayılı kararı uyarınca iddianamede yer alan olayların anlatım biçimi ve uygulanması istenen yasa maddelerine göre; sanık hakkında katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik eylemlerine ilişkin, 5271 sayılı CMK"nın 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı halde, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemle sınırlı olduğu gözetilmeden dava konusu dışına çıkılarak 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesine aykırı davranılması,
    2-Öte yandan; 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arasında ...Köyü Muratdüzü (...) Mezrasında gerçekleşen olaylara ilişkin olarak 09.02.2010 tarihinde kolluk kuvvetleri tarafından yakalanan sanık ..."ın 09.02.2010-12.02.2010 tarihleri arasında gözaltında, 12.02.2010-15.03.2010 tarihleri arasında da tutuklu olarak cezaevinde bulunduğunun anlaşılması karşısında, 15.02.2010-18.02.2010 tarihleri arasında...Köyünde ikamet eden katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik eylemleri işlemediği sabit olduğu halde yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,
    C-) Sanık ... hakkında kurulan hükümler yönünden:
    Sanık ... hakkında 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arasında ... Köyü Muratdüzü (...) Mezrasında gerçekleşen ve katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."a yönelik hırsızlık (sekiz ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (sekiz ayrı) ile mala zarar verme (sekiz ayrı) eylemlerine; 15.02.2010-18.02.2010 tarihleri arasında...Köyünde gerçekleşen ve katılanlar ..., ... ile ..."a yönelik hırsızlık (üç ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (üç ayrı) ile mala zarar verme (üç ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan dolayı hüküm kurulurken, TCK"nın 116/1. maddesi gereğince verilen 6 ay hapis cezasının TCK"nın 119/1-c maddesi gereğince bir kat artırımında 12 ay yerine 1 yıl olarak hesaplanması, sonraki uygulamanın ve sonuç cezanın doğru olması sebebiyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerinden “b” bendinin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    D-) Sanık ... hakkında kurulan hükümler yönünden:
    I-Sanık ... hakkında 08.02.2010-09.02.2010 tarihleri arasında ... Köyü Muratdüzü (...) Mezrasında gerçekleşen ve katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ile ..."a yönelik hırsızlık (sekiz ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (sekiz ayrı) ile mala zarar verme (sekiz ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan dolayı hüküm kurulurken, TCK"nın 116/1. maddesi gereğince verilen 6 ay hapis cezasının TCK"nın 119/1-c maddesi gereğince bir kat artırımında 12 ay yerine 1 yıl olarak hesaplanması, sonraki uygulamanın ve sonuç cezanın doğru olması sebebiyle sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerinden “b” bendinin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    II-Sanık ... hakkında hakkında 15.02.2010-18.02.2010 tarihleri arasında...Köyünde gerçekleşen katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik hırsızlık (üç ayrı), konut dokunulmazlığının ihlali (üç ayrı) ve mala zarar verme (üç ayrı) eylemlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanık hakkında; her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı halde, üzerine atılı katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından, ayrı ayrı beraatine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 07.02.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi