17. Hukuk Dairesi 2016/29 E. , 2018/5651 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde davalı ..."ın maliki olduğu ... plakalı aracın oğlu ... iradesindeyken 06/08/2004 tarihinde müvekkili ..."e çarpması sonucunda ..."in yaralandığını ve hala ciddi bir şekilde tedavisinin devam ettiğini kazadan kısa bir süre sonra davalı ..."ın kaza nedeni ile ödenek durumunda kalacağı tazminat miktarını ödememek kastı ile ve kötü niyetli olarak mal kaçırma girişimlerine başladığını bu amaç doğrultusunda maliki olduğu taşınmazlarını bacanağı ..."ya muvaazalı olarak satış yapmak sureti ile devrettiğini bu sebeplerle, ... Mahallesi"nde bulunan 121 ada ve 7 parsel ile 121 ada 8 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin satışların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, cevap dilekçesinde davanın zamanaşımına uğramış olduğunu, açılan ilk davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, yapılan satışta herhangi bir hukuka aykırılık olmadığını ve bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ..."ın oğlu olan dava dışı... 06/08/2004 tarihinde davacının çocuğu olan kısıtlı ..."e ehliyetsiz olarak kullandığı araç ile çarparak yaralanmasına sebep olduğu, davaya konu olan taşınmazların ise kazadan 10 gün sonra 16/08/2004 tarihinde davalı ... tarafından diğer davalı ..."ya satıldığı, davacı tarafından 23/12/2004 tarihinde davalılar aleyhine mahkememizin 2012/133 esas (ilk esas 2004/256) sayılı
dosyasında maddi ve manevi tazminat davası açıldığı, taşınmazların satış tarihi ile kaza ve tazminat davasının açılış tarihleri göz önüne alındığında yapılan satışın tazminat davası sonucunda çıkacak muhtemel tazminatları ödememek ve bu tazminatlardan kaçınmak amacıyla gerçekleştirildiği yönünde mahkememizde tam bir vicdani kanaat oluştuğu, davalı tanıklarının beyanlarının tüm dosya kapsamına göre itibar edilecek nitelik ve içerikte olmadığı, satış bedelinin bilirkişi tarafından belirlenen bedelin nerede ise yarısı civarında olduğu sonucuna ulaşılarak davanın kabulü ile, davalı ... ile Diğer davalı ..."nın yapmış oldukları ... Mahallesi"nde bulunan 121 ada ve 7 parsel ile 121 ada 8 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin satışın iptaline, karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dava, Borçlar Kanunu 19 a dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasıdır.
Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında kesinleşmiş bir alacağın varlığı da gereklidir. Ancak dava koşullarındaki eksikliklerin yargılama sırasında tamamlanması mümkündür.
Somut olayda davacı tarafından davalının kısıtlı oğlu aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin ... E sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat davası açtığı, mahkemece 557.417,78 TL maddi tazminat talebi yönünden davanın kabulüne karar verildiği, kararın davalı tarafından temyiz edildiği, dosyanın Yargıtay 17 HD ... E sayılı dosyasına kaydediği ve dairemizin ... E -2017/8175 K sayılı 26.09.2017 tarihli ilamı ile de davalının ödemesi gereken nispi harcın ödenmesi yönünde dosyanın geri çevrildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, davanın dayanağı olan ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/133 E sayılı dosyasından verilecek ve kesinleşen sonucunun bekletici mesele yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma neden ve şekline göre davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden
ve şekline göre davalılar vekilinin sair temyiz nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 30.05.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.