23. Hukuk Dairesi 2014/2701 E. , 2014/6133 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2013
NUMARASI : 2012/194-2013/613
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar, davalı kooperatifin 07.11.2010 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan “Yönetim kurulunun ibra edilmemesine ve süresi içinde eski yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açılması, bu hususta denetim kuruluna yetki verilmesine" ilişkin 3 no"lu kararının yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, kararın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın hak düşürücü sürede açılmadığını, muhalefet şerhlerinin tutanaklara geçirilmediğini savunarak, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacılardan N.. Ö.., R.. Ö.. ve O.. U.."un 07.11.2010 tarihli genel kurul toplantısına katıldıkları, ancak muhalefet şerhlerini usulüne uygun şekilde tutanağa yazdırmadıkları, davacı M.. E.."ın ise yazdırdığı, alınan 3 no"lu kararın Kooperatifler Kanunu ve anasözleşmeye aykırı olmadığı gerekçesiyle, davacılar N.. Ö.., R.. Ö.. ve O.. U.."un davalarının dava şartı yokluğundan, davacı M.. E.."ın davasının ise esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 53. maddesi uyarınca, genel kurulda alınan kararların, yasaya, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğu iddiasıyla, toplantıda bulunan ortaklar ret oyu kullanıp, alınan kararlara muhalif kalarak, keyfiyeti tutanağa geçirdikten sonra kararın iptali için toplantıyı kovalıyan günden başlamak üzere bir ay içinde dava açabilir. Yönetim kurulunun ibra edilmemesine ilişkin genel kurul kararı tek başına henüz uygulanabilir bir karar değildir. Zira, böyle bir karara dayanılarak ortaklık adına sorumluluk davası açılabilmesi mümkün değildir. Bunun için, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 98. maddesi yollaması ile kooperatiflerde de uygulanması gereken TTK"nın 341. maddesi hükmüne göre, genel kurulun dava açılmasına özel olarak karar vermesi gerekir.
Sadece bu karar, sorumluluk davasının dayanağı durumundadır. Bu itibarla, yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul kararının iptalini, haklarında sorumluluk davası açılması yönünde alınmış genel kurul kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edebilmeleri mümkün değildir. Doktrindeki baskın görüş bu şekilde olduğu gibi Dairemiz"in yerleşik uygulaması da bu yöndedir. İbra edilmeme kararına bağlı olarak açılmış bir sorumluluk davasının mevcut olması halinde, yöneticilerin ibra edilmeme kararının, toplantı ve karar nisabına aykırılık gibi şekli nedenlerle yokluğunun tespitini hemen dava edebilme hakları var ise de, esasa ilişkin iptal nedenlerinin açılmış sorumluluk davasında değerlendirilecek olması karşısında, ibra edilmeme kararının esasa ilişkin nedenlerle iptali davasını açmakta hukuki yararlarının bulunmadığının kabulü ile davanın 6100 sayılı HMK"nın 114/1-h ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddi gerekir.
Somut olayda, dava, yönetim kurulunun ibra edilmemesi ile sorumluluk davasının açılmasına yönelik denetim kuruluna yetki veren 07.11.2010 tarihli genel kurul toplantısında alınan 3 no"lu kararın iptali istemine ilişkin olup, bu karar ile ilgili davalı kooperatif tarafından mevcut dosyadaki kooperatif eski yöneticileri olan davacılar aleyhine açılmış ve derdest olan sorumluluk davası bulunduğundan ve anılan genel kurul kararının iptali için ayrıca mevcut davanın açılmasında davacıların hukuki yararı bulunmadığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan HMK"nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, aynı sonuca yazılı gerekçeyle varılması isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru kararın, HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi yukarıdaki şekilde değiştirilmek ve düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesi değiştirilmek ve düzeltilmek suretiyle ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.