15. Hukuk Dairesi 2016/2767 E. , 2018/667 K.
"İçtihat Metni"....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinin feshi nedeniyle fazla ödenen iş bedelinin iadesi ve dava dışı iş sahibine ödenen gecikme cezasının davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ıslahla arttırılan miktar da dikkate alınarak fazla ödeme ile ilgili alacak talebinin reddine, gecikme cezalarından kaynaklanan alacak taleplerinin kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında davacının dava dışı .... aldığı işlerin yapımı konusunda .... hattına ait etüt, plan, profil ve ayak kesitleriyle kamulaştırma haritası ve imar planlarının hazırlanması ve bunların ilgili onay mercilerine onaylatılıp kesinleştirilmesi ile kamuştırmaya esas teşkil etmek üzere gerekli tasarruf bilgi ve belgelerinin temin edilmesi ve idarece belirlenecek direk yerlerinde zemin etütlerinin yapılması işleri ve .... . hattına ait kamulaştırmaya esas harita ve planların hazırlanması, imar planlarının hazırlanması ve bunların ilgili onay mercii idarelere onaylatılıp kamuştırmaya esas gerekli tasarruf bilgi ve belgelerinin temin edilmesi işleri kapsamında eser sözleşmesi ilişkisi kurulmuştur. Taraflar arasında imzalanan tüm sözleşmelerin "cezalar ve kesintiler" başlıklı 12. maddesinde, sözleşme konusu işlerin, 9. maddede belirlenen zamanda bitirilip kabul edildiği taktirde tamamlanmış olacağı, aksi taktirde gecikilen her takvim günü için hattın sözleşme bedelinin %0,06 (onbinde altı) oranında gecikme cezası kesileceği kararlaştırılmıştır. Söz konusu ceza, sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 158/II ve 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK"nın 179/II. maddesinde düzenlenen ifaya ekli ceza niteliğindedir. Sözleşmelerde fesih halinde de ifaya ekli cezanın isteneceğine dair bir hüküm bulunmadığı gibi davacı ile dava dışı iş sahibi arasında imzalanan sözleşme ya da sözleşmeler gereğince davacıya tahakkuk ettirilen gecikme cezalarının, davalı taşerona yansıtılacağına
....
dair bir hüküm bulunmamaktadır. Davacı tarafça dava konusu sözleşmeler, ....Noterliği"nden keşide edilen 09.03.2010 tarih, 7142 yevmiye nolu ihtarnameyle feshedilmiştir. Davacı tarafça fesih sonucu menfi zarar kapsamında işin başka bir taşerona verilmesi nedeniyle kaçırılan fırsat diye nitelendirilebilen menfi zarar isteminde bulunmuş ise de bu menfi zarar hesabı yapmayan bilirkişi raporuna itiraz etmemek ve mahkeme kararını temyiz etmemek suretiyle kaçırılan fırsat olarak adlandırılan menfi zararını ve fazla ödeme iddiasını kanıtlayamamıştır.
Menfi zarar, doktrin ve Dairemiz içtihatlarında, sözleşmeden dönen tarafın TBK"nın 125/II, son maddesi uyarınca karşı taraftan isteyebileceği bir zarar olarak ifade edilmekte olup, sözleşmenin, karşı tarafça yerine getirileceğine dair güvenin boşa çıkması nedeniyle uğranılan fiili zarardır. Başka bir ifade ile sözleşme yapılmamış olsa idi uğranılmayacak olan zararlardır. Dava dışı iş sahibinin gecikme nedeniyle davacı iş sahibine tahakkuk ettirdiği gecikme cezalarının, menfi zarar olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde, gecikme halinde cezai şart öngörülmüş ise de sözleşmelerde aksi kararlaştırılmadığı ve davacı tarafça sözleşmeler feshedildiğinden sözleşmelerde yer alan ifaya ekli cezai şartın da talep edilmesi mümkün değildir. Yine taraflar arasındaki sözleşmelerde, davacının dava dışı iş sahibiyle yaptığı sözleşme ek olarak yer almadığı ve dava dışı iş sahibinin davacıya tahakkuk ettirip davacıdan kestiği gecikme cezalarının, davalı taşerona yansıtılacağına dair bir hüküm de bulunmadığından, bu cezaların, davalı taşerona yansıtılması ve feshe rağmen istenmesi olanaklı değildir (Yargıtay 15. HD."nin 30.01.2017 gün, 2016/4131 Esas 2017/340 Karar sayılı ilâmı).
Bu durumda mahkemece, davanın tümden reddine karar verilmesi yerine, yanlış değerlendirme ile yansıtma yoluyla dava dışı iş sahibinin davacıya tahakkuk ettirdiği cezai şarttan davalının sorumlu tutulmasına karar verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 19.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
...