Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/5275 Esas 2019/2588 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5275
Karar No: 2019/2588

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/5275 Esas 2019/2588 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, 1603 ada 3 parselde kayıtlı taşınmazın malikiydi. Ancak Hazine'nin açtığı bir dava sonucu, 14,07 m2'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle bu kısmın tapu kaydının iptaline karar verildi. Davacı, bu nedenle zarara uğradığını belirterek davalıdan 34.612,20-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili istedi. Mahkeme, davanın kabulüne karar vererek, 34.612,20 TL tazminatın 1.000,00 TL'lik kısmına dava tarihinden, 33.612,20 TL'lik kısmına ıslah tarihi olan 10.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine hükmetti. Davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilen kararın dayandığı gerekçe ve arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle değer biçilmesinde ve taşınmazın gerçek bedelinin TMK'nın 1007. maddesi gereğince davalı Hazineden tahsiline karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- TMK'nın 1007. maddesi (Tazminat istemleri)
20. Hukuk Dairesi         2018/5275 E.  ,  2019/2588 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin ... ili, ... ilçesi, 1 nolu ... mahallesi, 1603 ada 3 parselde kayıtlı taşınmazın maliki iken, Hazinenin açmış olduğu ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/26 Esas - 2013/532 Karar sayılı dava sonucu 1603 ada 3 parselin 14,07 m2 kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı gerekçesiyle bu kısmın tapu kaydının iptaline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkilinin zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili isteğiyle dava açmıştır. Daha sonra 02.07.2015 tarihli, harçlı ıslah dilekçesiyle tazminat isteğini artırarak toplamda 34.612,20-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili isteğinde bulunmuştur.
    Mahkemece davanın kabulü ile 34.612,20 TL tazminatın 1.000,00 TL"lik kısmına dava tarihinden, 33.612,20 TL"lik kısmına ıslah tarihi olan 10.07.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, TMK"nın 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı adına tapuda kayıtlı olan ... ili ... ilçesi, 1 nolu ... mahallesi, 1603 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 14,07 m2’lik kısmı kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/26 Esas - 2013/352 Karar sayılı ilamı ile bu kısmın terkinine karar verilmiş, terkine ilişkin karar 26.12.2014 tarihinde kesinleşmiş, eldeki dava 15.01.2015 tarihinde açılmıştır.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle değer biçilmesinde ve taşınmazın gerçek bedelinin TMK"nın 1007. maddesi gereğince davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına
    11/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.