Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1854
Karar No: 2015/9189
Karar Tarihi: 04.03.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/1854 Esas 2015/9189 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2015/1854 E.  ,  2015/9189 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ)
    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, iş güvencesi tazmintı ile fark ücret, izin ücreti, genel tatil ücreti, ilave tediye, ikramiye, yakacak yardımı, yemek yardımı, öğrenim yardımı, aile ve çocuk yardımı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, iş güvencesi tazminatı, fark ücret alacağı, ilave tediye, izin ücreti, genel tatil ücreti, akdi ikramiye, yakacak yardımı, yemek yardımı, öğrenim yardımı, aile ve çocuk yardımı alacaklarını talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının tüm alacaklarının ödendiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
    Mahkemece, iş akdinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizin kararı ile bozulmuştur. Bozma ilamında özetle;
    "1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davalı işyerindeki işçi sayısı dikkate alındığında davacının fesih tarihinde yürürlükte bulunan 4857 sayılı yasa hükümleri gereğince iş güvencesi hükümlerinden yararlanmayacağı açıktır. İşyerinde yürürlükte bulunan Toplu İş Sözleşmesinin "işçi çıkartılmaması" başlıklı 39. maddesinde düzenlenen cezai şart iş güvencesi tazminatı niteliğindedir. 4857 sayılı İş Kanununun 21. maddesinde “ İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur." ve aynı yasanın 21/son maddesinde “ Bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. Bu nedenle 4857 sayılı İş Kanununun 21/1-son maddesinin tazminata yönelik hükümleri kıyasen uygulanmalıdır.
    Somut olayda mahkemece hüküm altına alınacak iş güvencesi tazminatının davacının işyerindeki kıdemi de dikkate alınarak en az dört en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminatla sınırlı kalacak şekilde belirlenmelidir. Yazılı şekilde tazminat hesabı hatalıdır.
    3- Hüküm altına alınan alacakların net ya da brüt olduğunun hükümde belirtilmemesi dava ve ıslah tarihleri açıkça yazılmadan ve miktarlar ayrıştırılmadan faize hükmedilmesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir." denmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyulmuş, yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Bozmadan sonra verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı, toplu iş sözleşmesinde düzenlenen iş güvencesi tazminatı alacağını talep etmiştir.
    Dosya kapsamından, davacının hizmet süresinin 15/01/2000-15/07/2009 tarihleri arasında 8 yıl 4 ay 13 gün olduğu anlaşılmıştır.
    Yukarıda yazılı bozma ilamında da açıkça belirtildiği üzere, davalı işyerindeki işçi sayısı dikkate alındığında davacının fesih tarihinde yürürlükte bulunan 4857 sayılı yasa hükümleri gereğince iş güvencesi hükümlerinden yararlanmayacağı açıktır. İşyerinde yürürlükte bulunan Toplu İş Sözleşmesinin "işçi çıkartılmaması" başlıklı 39. maddesinde düzenlenen cezai şart iş güvencesi tazminatı niteliğindedir. 4857 sayılı İş Kanununun 21. maddesinde “ İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur. ” ve aynı yasanın 21/son maddesinde “ Bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. Bu nedenle 4857 sayılı İş Kanununun 21/1-son maddesinin tazminata yönelik hükümleri kıyasen uygulanmalıdır.
    Somut olayda mahkemece, davacının işyerindeki kıdemi de dikkate alınarak davacının 5 (beş) aylık ücreti tutarında iş güvencesi tazminatının hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken, tazminatın 6 (altı) aylık ücret tutarında hesaplanıp, hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi