11. Hukuk Dairesi 2015/10005 E. , 2016/1627 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
.
Taraflar arasında görülen davada...Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07/11/2014 tarih ve 2013/240-2014/523 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan konut kredisi çektiğini ve ödemelerini düzenli olarak yaptığını, kredi ara ödemesi yaparak ödemelerini yapılandırdığını ancak davalı bankanın müvekkilinin müşteri kaydına sehven 104 kodu (ödemede sıkıntı yaşayan müşteriler için yapılandırma) yazılması sebebiyle başka bankalara yaptığı kredi başvurularının reddedildiğini, içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıdan çıkmak için gayrimenkullerini düşük fiyattan satmak zorunda kaldığını, ekonomik sıkıntıya düştüğünü, bankalar nezdinde ticari itibarının zarar gördüğünü, üzüldüğünü ileri sürerek, şimdilik 10.000 TL maddi, 10.000TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, hatanın düzeltilmesi için gereken gayretin gösterildiğini, dava dışı bankalar tarafından kredi başvurularının reddinin başkaca sebeplerinin olabileceğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı bankanın 104 kodu vermesinin hatalı bir davranış olduğu, davacının bankacılık sektörü nezdindeki kredi değerliliğini azalttığı, ancak davacının kredi taleplerinin geri çevrilmesinde 104 kodu kadar negatif etki yaratan başka unsurların da olabileceği, davacının basiretli bir tacir gibi kredi imkanlarının olmadığı durumlarda malvarlığından uygun olanları nakde tahvil ederek ihtiyaçlarını karşılaması gerektiği, davacının taşınmazını hangi koşul ve pazarlıklarla sattığının, kar veya zarar ettiğinin kesinlik derecesinde belirlenmesinin mümkün olmadığı, satıştan doğan zarar iddiasının davacı tarafça ispatlanamadığı gerekçesi ile davacının maddi tazminat talebinin reddine; davalı bankanın davacının başvurusundan sonra uzun bir süre içerisinde sistemdeki hatayı gidermeye çalıştığı, hatanın hemen ortadan kalkmadığı, davacının yanlış verilen kod ile ödeme aczi içine düşen müşteri gibi gösterildiği, davacının başka bankalardan kredi kullanamamasının ve bu kodu kaldırmak için birçok girişimde bulunmasının davacıyı manevi olarak yıpratmış olduğu gerekçesi ile manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiz ve değişiklikleri ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
(1) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin manevi tazminat davasına ilişkin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
(2) Dava, davalı banka tarafından davacının müşteri kaydına sehven ödeme güçlüğü çeken müşteriler için yapılandırma kodunun (104 nolu kod) yazılması sebebiyle davacının uğramış olduğu maddi zararın tazmini talebine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı bankanın hatalı işleminin davacının kredi değerliliğini azaltacağı ancak davacıya dava dışı bankalar tarafından kredi verilmemesinin başkaca sebeplerinin de olabileceği yönünde bir değerlendirme yapılmış ise de, mahkemece dava dışı bankaların davacıya kredi kullandırtmama sebepleri araştırılarak davalının hatalı eyleminden kaynaklanıp kaynaklanmadığının saptanması, bu durumun hatalı kod uygulamasından kaynaklandığının anlaşılması halinde ise bunun davacının maddi bir zararına yol açıp açmadığının ve zarar miktarının bu yolda sunulan deliller ışığında gerekirse bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bilirkişi heyetinin varsayımsal değerlendirme içeren raporuna dayalı olarak maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün temyiz eden davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin manevi tazminat davasına ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan manevi tazminat davasına ilişkin hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin maddi tazminat davasına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile maddi tazminat davasında verilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 281,37 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 17/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.