23. Hukuk Dairesi 2014/2452 E. , 2014/6082 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 06/04/2011
NUMARASI : 2009/811-2011/138
Taraflar arasında görülen kayıt kabul davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 18.11.2013 gün ve 5329 Esas, 7171 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin mer"i teminat mektubu bedellerinden kaynaklanan alacağının kaydı için yaptığı başvurunun tereke tasfiye masasınca reddedildiğini ileri sürerek, gümrük mektubu alacağının masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının mer"i teminat mektubu bedellerinin depo edilmesini istemekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 18.11.2013 tarih ve 5329 E., 7171 K. sayılı ilamıyla, TMK"nın 636. maddesinin "Mevcudu borçlarını ödemeye yetmeyen terekenin tasfiyesi, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre yapılır." hükmünü, 10.08.2003 tarih ve 25195 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Türk Medeni Kanunu"nun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzük"ün 52. maddesinin, "Resmi deftere göre terekenin mevcudunun borçlarını ödemeye yetmediği anlaşılır veya başlangıçta mevcudun borcu karşılayacağı kanati ile olağan usulle tasfiyeye başlanıp sonradan mevcudun borçları ödemeye yetmediği sonucuna varılırsa, sulh hakimi durumu derhal alacaklılara bildirir ve iflas usulü ile tasfiyeye karar vererek bu tasfiyeyi yapmak için bir veya birkaç memur atar. Bu tasfiye, İcra ve İflas Kanunu"nun iflasa ilişkin hükümlerine göre yapılır." hükmünü içerdiği, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesinde "iflas idaresi" yerine "tasfiye memuru" ve "Ticaret Mahkemesi" yerine "Sulh Hukuk Mahkemesi"nin geçtiği, tasfiye memurunun işlemlerine karşı yapılacak şikayetleri, sıra cetveline itirazları incelemek ve tasfiyenin son bulduğuna karar vermenin sulh hukuk mahkemesine olduğu, (Kuru Baki, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Tamamen Yeniden Yazılmış ve Genişletilmiş 2. Baskı, s. 1202, Ankara, 2013) mahkemece, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan HUMK"nın 8/III. madde hükmü yollaması ile TMK"nın 636. ve karar tarihinde yürürlükte olan HUMK"nın 7 ve 27. madde hükümleri uyarınca dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenerek, yazılı şekilde sonuca ulaşılmasının doğru olmadığı, temyiz inceleme tarihinde yürürlükte olan HMK"nın 114/1-c ve 115/2. madde hükümleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Bu kez davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 226,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 30.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.