19. Ceza Dairesi 2017/5488 E. , 2019/187 K.
"İçtihat Metni"
3213 sayılı Maden Kanunu’na muhalefet eyleminden dolayı kabahatli .... Maden İnş. Tic. San. A.Ş. hakkında, anılan Kanun’un 12/4, 12/5. maddeleri ile Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliğinin 91/8. maddesi gereğince Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğünün 07/11/2013 tarihli ve 6840 sayılı kararı ile uygulanan 11.198.340,60 ve 1.285.228,85 Türk Lirası idarî para cezalarına yönelik başvurunun reddine dair .... 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 30/01/2015 tarihli ve 2014/274 değişik iş sayılı kararına vaki itirazın reddine ilişkin .... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 14/04/2015 tarihli ve 2015/1228 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 18/10/2017 gün ve 13333 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01/11/2017 gün ve KYB-2017/61070 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre;
1)5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun “Zaman bakımından uygulama” başlıklı 5/1. maddesi “26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümleri kabahatler bakımından da uygulanır.” şeklinde, 5237 sayılı Kanun"un 7. maddesi “ (1) İşlendiği zaman yürürlükte bulunan kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. İşlendikten sonra yürürlüğe giren kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz ve hakkında güvenlik tedbiri uygulanamaz. Böyle bir ceza veya güvenlik tedbiri hükmolunmuşsa infazı ve kanuni neticeleri kendiliğinden kalkar. (2) Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.” şeklinde düzenlenmiş olup, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun 24/06/2010 tarihinde yürürlüğe giren 5995 sayılı Maden Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 6. maddesi ile değiştirilen 12/5. maddesindeki “Ruhsatı olmadan veya başkasına ait ruhsat alanı içerisinde üretim yapıldığının tespiti halinde faaliyetler durdurularak üretilen madene mülki idare tarafından el konulur. Bu fiili işleyenlere, bu fıkra kapsamında üretilmiş olup el konulan ve el konulma imkanı ortadan kalkmış olan tüm madenin ocak başı satış bedelinin üç katı tutarında idari para cezası uygulanır. Ruhsat alanında ruhsat grubu dışında üretim yapıldığının tespiti halinde faaliyetler durdurularak üretilen madene mülkî idare amirliklerince el konulur. Bu fiili işleyen kişilere, bu fıkra kapsamında üretilmiş olup el konulan ve el konulma imkânı ortadan kalkmış olan tüm madenin, ocak başı satış bedelinin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır. El konulan madenler, mülki idare amirliklerince satılarak bedeli il özel idaresi hesabına aktarılır.” şeklindeki düzenlemede yer alan "üç katı” şeklindeki ibarenin 04/02/2015 tarihli ve 6592 sayılı Kanunun 8. maddesiyle “iki katı” şeklinde değiştirildiği, muteriz şirket hakkında ise ruhsat alanı dışında üretim yapmak eylemi nedeniyle idari yaptırım karar tarihinde yürürlükte olan 3213 sayılı Kanun"un 12/5. maddesindeki “el konulma imkânı ortadan kalkmış olan tüm madenin, ocak başı satış bedelinin üç katı” dikkate alınarak idari para cezasının belirlendiği, 3213 sayılı Kanun"un 12/5. maddesinde 6592 sayılı Kanunla yapılan değişiklik ile kabahatlerin zaman bakımından uygulanmasına dair yasal düzenlemeler dikkate alınarak, itirazın bu yönden kabulüne karar verilmesi gerekirken,
2)İtiraza konu 26/11/2013 tarihli idari para cezasına dayanak teşkil eden 3213 sayılı Maden Kanunu"nun 12/4. maddesinde yer alan “on katı” ibaresinin, muteriz lehine olacak şekilde 04/02/2015 tarihli ve 6592 sayılı Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 8/1. maddesi ile “beş katı” olarak değiştirildiği nazara alınarak itirazın kabulü yerine,
Yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
İtiraz merci tarafından kararın verildiği 14/04/2015 tarihi dikkate alındığında, 18/02/2015 gün 29271 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6592 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile 3213 sayılı Kanun"un 12/4-5. maddesinde değişiklik yapıldığı, anılan Kanunun 12/5. maddesi uyarınca idari para cezasının madenin ocak başı satış bedelinin (3 katı yerine) "2 katı üzerinden" uygulanacağının hükme bağlandığı, yine aynı Kanun"un 12/4. maddesi uyarınca bildirilmeyen miktar için hesaplanacak Devlet hakkının (10 katı yerine) "5 katı üzerinden" uygulanacağının hükme bağlandığı ve lehe hüküm getiren anılan Kanun"un karar tarihinde yürürlükte olduğu anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, .... 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 14/04/2015 tarihli ve 2015/1228 değişik iş sayılı kararının CMK’nun 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, idari para cezalarının; 6592 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile değişik 3213 sayılı Kanun"un 12/5. maddesi gereğince ocak başı satış bedelinin iki katı olan 7.465.560,40 Türk Lirasına indirilmesine, 6592 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile değişik 3213 sayılı Kanun"un 12/4. maddesi gereğince bildirilmeyen miktar için hesaplanacak devlet hakkının beş katı olan 642.614,40 Türk Lirasına indirilmesine, karardaki diğer hususların aynen saklı tutulmasına, 15/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.