
Esas No: 2018/2931
Karar No: 2018/11031
Karar Tarihi: 24.12.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/2931 Esas 2018/11031 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacının, davalılara ait pide fırını iş yerinde, 13.04.1987 - 01.11.2001 tarihleri arasında hizmet akdine tabi, günün asgari ücretiyle sürekli ve kesintisiz çalıştığının tespitini istediği davada, Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada, davacının çalışmasının tereddüte mahal bırakmayacak derecede tespiti için yeterli araştırma yapılmadan sonuca gidildiği, tespiti istenen dönemde kabule konu her bir iş yerine ait dönem bordrolarında kayıtlı çalışanlar dinlenilmeden, kamu tanığı olarak dinlendiği belirtilen tanıkların beyanları esas alınmak suretiyle hüküm kurulmuş ise de, tanık beyanlarının soyut düzeyde kaldığı, resmi kayıtlara dayanmadığı ve toplanan delillerin kendi içerisinde çelişki arz etmek suretiyle, hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde çalışmanın ispatına yeterli olmadığı, anlaşılmaktadır.
İnceleme konusu davada, dava konusu dönemi kapsar şekilde, kabule konu her bir iş yerindeki, kayıtlı ve tarafsız bordro tanıkları saptanarak bunların bilgilerine başvurulmalı, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, mümkün olmayan iş yerleri bakımından, Kurum kayıtlarından komşu olarak çalıştığı belirlenebilecek şekilde aynı çevrede faaliyet yürüten komşu işverenler ve çalışanlar yöntemince tespit edilerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı, komşu işverenlerin varlığı beyana göre değil resmi kayıtlara dayandırılmalı davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek, toplanan kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Kabule göre de; hüküm altına alınan sürelerin iç içe geçtiğinin ve hükmün infaza elverişli olmadığının gözetilmemesi isabetsizdir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu, yetersiz tanık beyanları esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalılardan Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilmen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.