Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/21133
Karar No: 2010/6
Karar Tarihi: 18.01.2010

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2008/21133 Esas 2010/6 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 1987-1992 yılları arasında Bağkur sigortalılığına tabi olduğunu iddia ederek yapılandırma yasasından yararlanmak istedi. Mahkeme, isteğini kabul etti ancak davalı tarafından temyiz edildi. Temyiz isteği kabul edilerek hüküm bozuldu. Davacının borçlanma hakkını kullanmadığı ve bu döneme ilişkin prim borçları nedeniyle yapılandırma yasasından yararlanamayacağı kararlaştırıldı.
Kanun maddeleri:
- 5510 sayılı Yasa'ın geçici 24.maddesi
- 1479 sayılı Yasa'nın değiştirilen geçici 18.maddesi
- 5763 sayılı Yasa'nın 27.maddesi
(Kapatılan)21. Hukuk Dairesi         2008/21133 E.  ,  2010/6 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, 10.4.1987- 31.12.1992 tarihleri arasında esnaf Bağkur sigortalılığının tesbitiyle, 5510 sayılı Yasa"nın geçiçi 24.maddesi gereğince yapılandırma yasasından yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    K A R A R
    Davacı, 10.4.1987- 31.12.1992 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğunun ve 5510 sayılı Yasa"nın geçici 24.maddesi gereğince yapılandırma yasasından yararlandırılması gerektiğinin tespitini istemiştir.
    Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş ise de varılan bu sonuç doğru değildir.
    Dosyada ki bilgi ve belgelerden, davacının 1479 sayılı Yasa"ya tabi tescilinin 07.01.2004 tarihinde, 1.1.2004 tarihinden başlayan vergi kaydına dayanılarak yapıldığı, davacının 4.10.2000 tarihinden öncesine ait vergiye kayıtlı olan sürelerinin borçlanmasına ilişkin yaptığı talebinin 1479 sayılı Yasa"nın geçici l8.maddesine göre kabul edilerek, vergiye kayıtlı toplam 70 aylık sürenin 10.775 TL karşılığında, l yıl içersinde ödenmek kaydıyla kabul edildiği, davacının ise hiç ödeme yapmadığı anlaşılmaktadır. Davada ki uyuşmazlık ise, davacının 1479 sayılı Yasa"nın geçici 18.maddeye dayalı olarak borçlanmak istediği ancak süresi içerisinde hiç prim ödemesi yapmadığı vergiye kayıtlı olduğu 10.4.1987- 31.12.1992 tarihleri arasında kalan sürelerin 5510 sayılı Yasa gereğince primi ödenecek sigortalılık süresi olarak sayılıp sayılmayacağı noktasındadır.
    24.7.2003 tarihli 4956 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa"nın değiştirilen geçici 18.maddesinde 4.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların hak ve mükellefiyetlerinin 4.10.2000 tarihinde başlayacağı, bu kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilen sigortalıların bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde Kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.4.1982- 4.10.2000 tarihleri arasında vergi kayıtlarını belgelemek ve bu süreye ilişkin prim borçlarını tebliğden itibaren bir yıl içinde ödemek şartıyla bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği bildirilmiştir.
    Öte yandan 5510 sayılı Yasa"ya 15.5.2008 gün ve 5763 sayılı Yasa"nın 27.maddesi ile eklenen geçici 24.maddesi ile, 31.3.2008 tarihine kadar olan prim borçlarının bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden iki ay içinde yazılı olarak başvurulması kaydıyla peşin ya da taksitle ödenebileceği yolunda düzenleme yapılmıştır. Bu düzenlemenin mevcut sigortalılık süreleri nedeni ile süresinde ödenmeyen prim borçlarına ilişkin olduğu açıktır.
    Davacının 1479 sayılı Yasa"nın geçici 18.maddesi ile tanınan borçlanma hakkından süresinde prim yatırmayarak yararlanmadığı, yasa ile tanınan borçlanma hakkının kullanılmadığı bu halde ise vergiye kayıtlı bulunduğu 10.4.1987- 31.12.1992 tarihleri arasında kalan sürelerde 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı sayılması ve bu döneme ilişkin prim borçları nedeni ile 5510 sayılı Yasa"nın geçici 24.maddesinden yararlanması yolunda hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın davanın reddi yerine, yerinde olmayan görüş ve gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
    O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi