Türk Milletini - Türkiye Cumhuriyeti Devletini - Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/1457 Esas 2017/4543 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1457
Karar No: 2017/4543
Karar Tarihi: 19.06.2017

Türk Milletini - Türkiye Cumhuriyeti Devletini - Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/1457 Esas 2017/4543 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın adliye çıkışında hakim ve savcılara yönelik \"Savcıların, Hakimlerin sinkaf ederim ...\" ifadesini kullandığı suçlamasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı belirtilen kararda, mahkumiyet hükmünün kanuni gerekçesinin gösterilmediği ve mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde açık olması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, eylemin hangi tarafa yönelik olduğu konusunda tartışma yaşandığı şeklindeki hüküm de bozulmuştur. Kararda, sanığın TCK'nın 301/2, 62/1, 63. maddeleri gereğince mahkum olduğu belirtilmiştir. TCK'nın 301/2 maddesi Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama suçunu, 62/1 maddesi Hakaret suçunu, 63. madde ise Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik ya da Aşağılama suçlarını düzenlemektedir.

16. Ceza Dairesi 2017/1457 E. , 2017/4543 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin Kurum ve Organlarını Aşağılama
Hüküm : TCK"nın 301/2, 62/1, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Her ne kadar gerekçeli kararda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kaldırılıp hükmün açıklandığı belirtilmiş ise de; mahkumiyet hükmünün kanuni gerekçesinin gösterilmediği, bu bağlamda mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde açık olması ve Yargıtayın bu işlevini yerine getirebilmesi için mahkemenin ulaştığı sonuçların isnat edilen ve suç oluşturduğu kabul edilen eylemin karar yerinde gösterilmesi ve bu hususun gerekçeye yansıtılması gerektiği gözetilmeden, gerekçeden yoksun şekilde hüküm kurulması suretiyle Anayasanın 141, CMK"nın 34. ve 230. maddelerine muhalefet edilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de; sanığın yargılama görevi yapan hakim ve savcılara yönelik, adliye çıkışında, verilen karara tepki olarak "Savcıların, Hakimlerin sinkaf ederim ..." ifadesini kullanması karşısında; eylemin bu adliyede görevli hakim savcılara mı, yoksa adliyenin manevi şahsiyetine mi yönelik olduğu tartışılmak suretiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 19.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.