Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/20418
Karar No: 2015/16211
Karar Tarihi: 03.12.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/20418 Esas 2015/16211 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, davacının davalıya verdiği boş senedin, davalı tarafından anlaşmaya aykırı olarak doldurulup icra takibine konu edilmesi ve diğer davacıların kefil olduğu iddiasıyla açılmıştır. Mahkeme, diğer davacıların icra kefili oldukları gerekçesiyle menfi tespit davası açamayacaklarına ve dava şartı yokluğu nedeniyle dava açılamayacağına karar vermiştir. Davacı B.. B..'ın borcunu kabul ettiğine dair beyanda bulunduğu, ancak haczin tehdit ve manevi cebir altında olduğunun kabul edilemeyeceği belirtilerek, davacının iddiasının ispatlanamadığına karar verilmiştir. Yasa gereği, alacağın %20'si oranındaki tazminat davacılardan alınıp davalıya verilmiştir. Kararda İcra ve İflas Kanunu'nun 72/4. maddesi belirtilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2014/20418 E.  ,  2015/16211 K.
"İçtihat Metni"



MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 14/10/2014
NUMARASI : 2013/17-2014/261


Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vek. Av. A.. Y.. gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacılar vekili, davacılardan B.. B..’ın davalı ile olan ticari ilişkisinde alacağı mal için 30.01.2012 tanzim tarihli, boş senedi imzalayarak teminaten davalıya verdiğini, süregelen ticari ilişkide davalının sadece 850,00 TL alacağı kaldığı halde anlaşmaya aykırı olarak bonoyu doldurup, ihtiyati haciz kararı alıp, davacı işyerine talimaten infaza geldiğini, o sırada davacı işyerinde bulunan davacının anne ve babası olan diğer davacıların haciz baskısı altında alacağa kefil yapıldıklarını belirterek, icra takibine konu bonodan borçlu olunmadığının tespitine, %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu bononun davacı B.. B..’a teslim edilen mal karşılığı alındığını, teminat bonosu olmadığını, icra dosyasında davacının borcu ikrar beyanlarında bulunduğu, iddianın yazılı delille ispatı gerektiğini, diğer davacıların ise takip borçlusu olmayıp, icra dosyasında icra kefili olduklarından sorumluluklarının borcun sonlanmasına kadar devam edeceğini, menfi tespit davası açma sıfatları bulunmadığını bildirerek davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu B.. B.. aleyhine 50.000,00 TL bedelli bono ile icra takibine başladığı, davacı borçlunun icra dosyasına iki kez borcu kabul ettiğine dair beyanda bulunduğu, diğer davacıların da icra kefili olmayı kabul beyanında bulundukları, davacı B.. B..’ın borcu kabul beyanının haciz tehdidi ve manevi cebir altında olduğunun kabul edilemeyeceği, diğer davacıların ise senette borçlu olarak yer almadıkları, ihtiyati haciz sırasında icra kefili olmayı kabul ederek borçu üstlendikleri, icra kefili olan bu davacıların menfi tespit davası açamayacakları gerekçesiyle, davanın davacılar G.. B.. ve B.. B.. açısından dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, davacı B.. B..’ın iddiasını ispatlayamadığından reddine, mahkemece verilen tedbir kararı icra dosyasından infaz edildiğinden İİK’nın 72/4.maddesi gereğince alacağın %20’si oranındaki tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.100,00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcın temyiz edenden alınmasına, 03.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.












Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi