Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14713
Karar No: 2015/1438
Karar Tarihi: 10.02.2015

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/14713 Esas 2015/1438 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2014/14713 E.  ,  2015/1438 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.10.2010 gününde verilen dilekçe ile önalım nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10.02.2015 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    KA R A R

    Davacı, paydaş olduğu 92 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşlarının paylarını 17.08.2010 tarihinde davalı ...’e satış yoluyla devrettiklerini, gerçek satış değerinin dekarda 6.000 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için 15.000 TL gösterildiğini ileri sürerek, payın adına tescilini istemiştir.
    Davalı, bedelde muvazaa bulunmadığını, tapu bedeli ile harç ve giderlerinin depo edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, keşif sırasında belirlenen değer depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
    Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı payın gerçekte dekarının 6.000 TL olduğunu önalım hakkına engel olmak için bedelin muvazaalı olarak 15.000 TL gösterildiğini iddia etmiştir. Davacı dava dilekçesinde, muvazaa iddiasını kanıtlamak için tanık anlatımları, keşif ve bilirkişi incelemesine dayanmış, 27.01.2011 günlü dilekçesinde de tanık isimleri bildirmiş, anılan bu tanıklar dinlenmemiştir. Davalıya çekişme konusu hissenin mülkiyetinin naklini sağlayan 17.08.2010 günlü resmi senet içeriğinden payın 220.000 TL bedelle satışının yapıldığı, mahkemece yapılan keşif sonucu alınan 04.02.2013 günlü ziraat bilirkişi ek raporunda dava konusu payın 159.500 TL değerinde olduğu belirtildiğinden bu bedel esas alınarak önalım bedelinin depo ettirildiği anlaşılmıştır.
    Mahkemece, keşif sonunda belirlenen bu bedel depo ettirilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de keşif ile belirlenen bedel tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli bulunmadığından davacı tanıkları dinlenerek muvazaa iddiası hakkında bir karar verilmelidir. Bedelde muvazaa iddiasının kanıtlanması halinde belirlenen bedel ile tapu satış harcı ve masrafları, aksi halde TMK’nın 734. maddesi uyarınca dava konusu payın satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafın toplamından oluşan önalım bedelinin hükümden önce belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için davacıya süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan husus uyarınca davacıya süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak temyiz eden davalıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi