MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma
HÜKÜM : Mahkumiyet


Yerel mahkemece sanık hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
İcra ve İflas Kanunu’nun 106. maddesindeki, mahcuz menkuller için satış talep etme süresini 1 yıldan 6 aya indiren değişikliğin, 6352 sayılı Kanunun 05/07/2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe gireceğinin söz konusu Kanunun 106. maddesinde düzenlenmesi ve aynı Kanunun geçici 10. maddesinde ise “Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında, değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir” hükmü karşısında; dosya kapsamında 06/02/2013 tarihinde haczedilen menkuller için satış talep etme süresinin 1 yıl olarak uygulanması gerekeceğinden, tebliğnamede bu hususta bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
1-İcra dosya kapsamında sanığın kayınpederinin açmış olduğu istihkak davasının kesinleşme şerhi bulunmadığı görülmekle, ilgili İcra Mahkemesinden davanın sonucu ve kesinleşme şerhi getirilerek incelendikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde yasal zorunluluk bulunması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
2-22/11/2014 ve 06/01/2015 tarihli kolluk tutanağına göre sanıkla aynı evde yaşadığı belirlenen eşinin borcundan dolayı haczedilen suça konu ineklerin, evlilik birliği içerisinde ortak kullanılan eşyaların aynı zamanda sanığa da ait olması dolayısı ile, haciz tarihinde ve halen borçlu ile evli olan sanık hakkında belirlenen cezadan TCK’nun 289/1-son cümlesi gereğince indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 02/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.