12. Ceza Dairesi 2016/10072 E. , 2018/8400 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/2, 22/3, 62, 53/1, 53/6. maddeleri gereğince
mahkûmiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat 10.00 sıralarında, sanığın 54 promil alkollü vaziyette idaresindeki otomobili ile meskun mahal dışında bulunan, 7 metre genişliğindeki, tehlikeli viraj bulunan, asfalt kaplı ve yol şerit çizgileri bulunmayan yolda seyri sırasında direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride geçtiği ve şeridinde seyreden ..."in idaresindeki otomobile çarptığı olayda, 22/12/2013 tarihli kaza tespit tutanağı ve keşif neticesinde düzenlenen 20/11/2014 tarihli trafik bilirkişisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda sanığa tam kusur verildiğinin görüldüğü, her ne kadar trafik bilirkişi raporundaki kroki çiziminde kazanın meydana geldiği noktada yolun asfalt zeminin yer yer bozuk olduğu gösterilmiş ise de, olay yerine ait fotoğraflar incelendiğinde bu bozukluğun kazadaki kusur durumuna etki edecek seviyede olmadığının görüldüğü, benzer şekilde düzenlenen bilirkişi raporu içeriğinde de "yol kenarındaki bozuklukların kontrollü araç kullanan sürücüyü ve trafik akımını tehlikeye düşürecek veya etkileyecek şekilde olmadığı" kanaatinin bildirildiği anlaşılmakla, sanığın kusur durumuna ilişkin mahkeme kabulü yerinde görülmüş ve tebliğnamenin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ilişkin (1) numaralı bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Kabul ve uygulamaya göre; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen cezanın alt ve üst sınırları arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken; sanığın mahkemece kabul edildiği üzere tam kusurlu olarak, bir kişinin ölümüne, üç kişinin de kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği somut olayda, taksirinin yoğunluğu ve meydana gelen zararın ağırlığı gözetilerek, alt sınırdan daha fazla uzaklaşılıp, hak ve nasafete uygun bir ceza tayini yerine, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek eksik ceza tayini,
2- İncelenen dosya kapsamına göre, 54 promil alkollü olduğu anlaşılan sanık hakkında, alkol ve uyuşturucu maddenin sırf kullanılmış olmasının bilinçli taksirin şartlarının oluşması için yeterli olmadığı, dairemiz yerleşik uygulamaları göz önünde bulundurulduğunda sanığın 1,00 promil altında alkollü olması nedeniyle bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığı, ayrıca sanığın aracını direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde ters şeride soktuğu, bilinçli olarak ters istikamette seyretmediği anlaşılmakla, olayda bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığının gözetilmemesi,
3-Taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden sanık hakkında TCK"nın 53/1. maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülüp, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme ayıkırı olarak BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 19/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.