19. Hukuk Dairesi 2015/6405 E. , 2015/16041 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki banka teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tesbiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı ... ..... ile... arasındaki bayilik ilişkisi gereğince lehtarı davadışı şirket muhatabı ...olan davalı bankaya ait 54 nolu teminat mektubunun düzenlendiğini, müvekkilinin de bu teminat mektuplarına kefil olduğunu ve taşınmazında ipotek tesis ettirdiğini, sonrasında teminat mektubu bedellerinin müvekkilince davalı bankaya yatırıldığı halde teminat mektuplarının bankaya teslimi gerçekleştirilmeden davadışı muhataba ödeme yapıldığını, böylece davalı bankanın kusurlu davrandığını belirterek 54 nolu teminat mektubunun hükümsüz olduğunun tesbitine, teminat mektubu düzenlenmesine dayanak oluşturan 17/12/2010 tarihli sözleşmeden dolayı borçlu bulunmadığının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, somut olayda müvekkilinin bir kusuru bulunmadığı gibi müvekkiline husumet de yöneltilemeyeceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda davacının kefili bulunduğu 54 nolu teminat mektubu bedelini davalı bankaya yatırması akabinde bu tutarların davadışı muhataba ödendiği, böylece davacının bir sorumluluğu kalmadığı halde teminat mektuplarının iade edilmediğinin anlaşıldığı, neticeten davacının istemlerinde haklı bulunduğunun kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı bankaca düzenlenen 54 nolu teminat mektubunun hükümsüz olduğunun tespitine, davacının yaptığı ödeme nedeniyle 17/12/2010 tarihli kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olamadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davadışı .... ile davadışı ...arasındaki bayilik ilişkisi sırasında davaya konu 54 nolu teminat mektubunun davalı bankaca düzenlendiği, davacının da bu teminat mektubuna kefil olduğu görülmektedir. Davacı taraf anılan teminat mektubu bedelini davalı bankaya ödediğini ve böylece hükümsüz hale geldiğini iddia etmiş ise de davacı yanca yapılan ödemenin bankaya teminat mektubunun bedelinin deposu amacıyla değil, muhataba havale şeklinde olduğu ve muhataba ödemenin havale yolu ile gönderildiği ve herhangi bir ödemenin olmadığı anlaşılmış, teminat mektubunun lehtarı davadışı... muhatabı ise yine davadışı.... olup hükümsüzlük iddiasının ancak bu mektupların muhatabı olan ve teminat mektuplarını nakde çeviren şirkete karşı ileri sürülebileceği bu nedenle davalı bankaya husumet yöneltilemeyeceği gözetilmeksizin yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02/12/2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
.
MUHALEFET ŞERHİ
Davacının dava konusu yaptığı iki talebinden birincisi banka teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ve ikincisi teminat mektubunun düzenlenmesine sebep olan sözleşmeden dolayı borçlu olmadığının tespiti amaçlayan menfi tespit davasıdır.
Yerel mahkemece banka teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti davasında mektubu düzenleyen bankanın pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek davanın husumetten reddi gerekirken, işin esasına gerilerek karar verilmesi yanlış olduğundan saygıdeğer çoğunluğun bu hükme ilişkin bozma kararına ben de katılmaktayım.
Ancak davacının ikinci talebi olan davalı banka ile kefil olarak imzaladığı sözleşmeden dolayı borçlu olmadığının tespitini amaçlayan davasında davalı bankanın pasif dava ehliyeti vardır.
Bu bakımdan yerel mahkemece bu dava yönünden verilen kararın esas bakımından yerinde olup olmadığının incelenmesi gerekirken, saygıdeğer çoğunluk tarafından davalı bankanın iş bu dava bakımından da pasif dava ehliyeti bulunmadığı şeklindeki görüşünü doğru bulmadığımdan bu yöndeki bozma kararına karşıyım. 02.12.2015