Bilişim sistemlerinin - banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/7899 Esas 2019/11642 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7899
Karar No: 2019/11642
Karar Tarihi: 13.11.2019

Bilişim sistemlerinin - banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/7899 Esas 2019/11642 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/7899 E.  ,  2019/11642 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : 1- Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden;CMK"nın 223/2-c maddesi uyarınca beraat (her iki sanık için ayrı ayrı)
    2-Sahtecilik suçu yönünden; TCK"nın 204/1, 62, 53, CMK"nın 231/5 maddeleri uyarınca mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (her iki sanık için ayrı ayrı)

    Sanıkların, nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatlerine, resmi belgede sahtecilik suçundan haklarında verilen mahkumiyet hükümlerinin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıkların yetkilisi oldukları ... Dayanıklı Tüketim Malları Paz. Tic. Ltd. Şti."ye ait Türkiye İş Bankası Amasya Şubesi’nden verilme 30/04/2011 keşide tarihli 2027226 numaralı 5.238 TL bedelli çekin keşide tarihinde bankaya ibrazında karşılığının bulunmadığından arkasının yazıldığı, 19/09/2011 tarihli rapora göre çekin ön yüzünde atılı bulunan keşideci imzasının sanıkların eli mahsulü olmadığı, katılanın şikayete konu çeki, 2010 yılı sonlarında ... Dayanıklı Tüketim Malları isimli şirkete sattığı mobilyalar karşılığında şirket yetkilisi ..."nin kargo yoluyla göndermesi ile edindiği, katılanın sanıklar ile aralarındaki ticari ilişkiyi belgeleyen faturalar ile faturaların katılan tarafından sanıkların yetkili olduğu firmaya gönderildiğini gösterir kargo çıktısının 15/09/2010 tarihli olduğu ve 15/09/2010 tarihinde her iki sanığın da şirketin yetkilisi olduğu, sanıkların, katılan ile aralarında bilgileri dahilinde gerçekleşen ticari ilişkiden kaynaklanan borca ilişkin ödemeyi şirketlerine ait fakat şirket yetkilileri tarafından keşide edilmeyen çekle gerçekleştirdikleri, bu haliyle şikayete konu sahte çeki sahteliğini bilmelerine rağmen kullanarak ticari ilişkiye dayanan borcun ödenmemesine sebebiyet vermek suretiyle katılanın zararına yol açtıkları, böylelikle üzerlerine atılı suçları işledikleri iddia olunan olayda;
    1- Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
    5271 sayılı CMK"nın 231. maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı Kanun"un 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK"nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
    2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
    Maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin tespiti bakımından, sanıklara katılan ile aralarındaki mobilya alışverişinin ne şekilde olduğunun sorularak aralarında herhangi bir belge, sözleşme olup olmadığının araştırılması, katılanın yeniden ifadesi alınarak, suça konu çek bedelinin ödenip ödenmediği, çekin önceden doğan borç karşılığında mı yoksa sanıklar ile yaptıkları mobilya alışverişi sonucunda mı verildiği, alışverişin yapıldığı anda çek verilmesi konusunda anlaşıp anlaşmadıkları hususlarının açıklığa kavuşturulduktan sonra sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.