
Esas No: 2017/15828
Karar No: 2018/22968
Karar Tarihi: 23.10.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/15828 Esas 2018/22968 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde değişen alt işverenler bünyesinde poliklinik sekreteri olarak çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence haklı bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının usulüne uygun bir ıslah işlemi yapıp yapmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta davacı dava dilekçesi ile, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 500 TL kıdem tazminatı, 100TL ihbar tazminatı alacağının davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama devam ederken bedel artırım dilekçesi sunmak suretiyle 15.041,67 TL kıdem tazminatı ile 2.334,22 TL ihbar tazminatı alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Mahkemece “Davanın kabulü ile 15.041,67 TL kıdem tazminatının fesih tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2.334,22 TL ihbar tazminatından 100,00 TL nin dava tarihinden bakiye miktarın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” dair karar verilmiş ise de, dosyada ıslah harcının yatırıldığına dair makbuza rastlanmamıştır. Bu itibarla, öncelikle davacı tarafça ıslah harcının yatırılıp yatırılmadığı araştırılmalı, harç yatırılmadığının anlaşılması halinde usulüne uygun bir ıslah işlemi bulunmadığı göz önüne alınarak, dava dilekçesindeki talep miktarına göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu husus dikkate alınmadan karar verilmesi yerinde değildir.
3-Davacıya ödenen aylık ücretin miktarı bir diğer uyuşmazlık konusunu oluşturmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ücret bordrolarının dosyada bulunmadığı belirtilerek, sigorta kayıtlarında bildirilen prime esas kazanç tutarı ile emsal dosyalara göre aylık ücretin belirlendiği anlaşılmaktadır. Ancak, dosyada davacıya ait imzasız ücret bordroları bulunmakta olup, bu bordrolar değerlendirilmeden başka dosyalara göre değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi hatalıdır.
4- Karar başlığında davalı olarak gösterilen ...’nin tüzel kişiliğinin bulunmadığı, ayrıca davalı sıfatı ile takip eden ... Üniversitesi Rektörlüğünün harçtan muaf olduğunun dikkate alınmaması ayrı bir hatalı yöndür.
Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz olunan kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, 23/10/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.