8. Hukuk Dairesi 2013/10409 E. , 2014/1702 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Haksız işgal
Hazine ile ... aralarındaki haksız işgal davasının açılmamış sayılmasına dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 27.03.2013 gün ve 143/143 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; dava konusu yerin devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, Kızılırmak nehrinin kıyısında kalan ve davalı tarafından dolgu yapıp duvarla çevirmek suretiyle müdahalede bulunulan yer niteliğinde bulunduğunu açıklayarak davalı tarafından Kızılırmak nehrinin kıyısında bulunan 886 m2"lik alana yapılan müdahalenin önlenmesine ve duvarın yıkılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, “HMK"nun 119. maddesi gereğince dava konusunun dava dilekçesinde gösterilmesinin zorunlu olduğunu, ancak, davanın değerinin dava dilekçesinde açıklanmadığını, aynı kanunun 119/2. maddesi gereğince a, d, e, f ve g bentleri dışında kalan hususların eksik olması halinde davacı tarafa bir haftalık kesin süre verilmesinin öngörüldüğünü davanın konusunun HMK.nun 119/1-d bendinde yer aldığını bu bent için süre verilmesinin öngörülmediğini gerekçe göstermek suretiyle HMK"nun 119/son maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi üzerine hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesinin kapsamını belirleyen HMK"nun 119/1-d bendinde; "davanın konusu ve mal varlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değerinin" dava dilekçesinde gösterilmesi zorunludur. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise, birinci fıkranın a, d, e, f ve g bentleri dışında kalan hususların eksik olması halinde, hakim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir denilmiştir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılır, amir hükmü yer almaktadır. Görüldüğü gibi, HMK"nun 119/1-d bendi süre verilmesi gereken bentler kapsamı dışında bırakılmıştır. Aynı maddenin b, c, ç, ğ ve h bentlerinde birinin ve bir kaçının eksik olması halinde, aynı maddenin 2 madde ve fıkrası uyarınca süre verilmesi hüküm altına alınmıştır.
O halde HMK"nun 119/1-d bendi söz konusu olduğunda ve bu bent için aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca herhangi bir süre verilmesi öngörülmediğinden bu sebeple davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi düşünülmemelidir.
492 sayılı Harçlar Kanunun 16/3. maddesine göre; "değer tayini mümkün olan hallerde dava dilekçelerinde değer gösterilmesi mecburidir. Gösterilmemiş ise davacıya tespit ettirilir. Tespitten kaçınma halinde dava dilekçesi muameleye konmaz." Her ne kadar anılan maddenin 3. fıkrasında dava dilekçesi muameleye konulmaz denilmekte ise de, dava dilekçesi verilmek, esas defterine kaydedilmek ve bundan ayrı harca tabi ise harcını yatırmak suretiyle muameleye konulduğu konusunda bir duraksama olmamalıdır. Yani dava dilekçesi verilip kayıt numarası alındıktan sonra işleme konulmadığından söz edilemez. Bu nedenle, bu hükmün dava dilekçesinin reddi şeklinde yorumlanması ve bu biçimde anlaşılması gerekmektedir.
Mahkemece, her ne kadar HMK.nun 119/2. fıkrası uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmişse de, bu husus HMK.nun 370/2. maddesi uyarınca yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1 nolu bendinde yer alan "... HMK"nun 119/son maddesi gereğince açılmamış sayılmasına..." ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, bunun yerine "davacı tarafından davalı hakkında açılan davanın HMK"nun 119/1 -d bendi ile 492 sayılı Harçlar Kanunun 16/3. fıkrası gereğince dava dilekçesinin reddine ibaresinin yazılmasına," hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, HUMK"nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 3402 sayılı Kanunun 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.