11. Ceza Dairesi Esas No: 2013/2482 Karar No: 2015/1267 Karar Tarihi: 04.02.2015
Memura yalan beyanda bulunmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2013/2482 Esas 2015/1267 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, bir memurun, borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmesi üzerine yapılan haciz işlemi sırasında, haczedilen malların değerini olduğundan yüksek söyleyerek sahte fatura ibraz ettiği iddiasıyla suçlanmasına dair verilen bir karardır. Mahkeme kararı, sanığın eyleminin \"resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan\" suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat etmesi gerektiğine hükmetmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şöyledir: 5237 sayılı TCK'nın 206. maddesi, İİK'nun 87. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2013/2482 E. , 2015/1267 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2011/23688 MAHKEMESİ : İskenderun(Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 29/04/2010 NUMARASI : 2009/382 (E) ve 2010/278 (K) SUÇ : Memura yalan beyanda bulunmak
Gerekçesinde belirtildiği gibi 5237 sayılı TCK"nun 206. maddesinde düzenlenen ve doktrinde "fikri sahtecilik" olarak adlandırılan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, kişinin (sanığın) açıklamaları üzerine oluşturulan resmi belgenin, bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp tahkik etmek ve daha sonra edindiği kanaata göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece kişinin (sanığın) beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise bu maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır. Yukarıdaki açıklamalar ışığında, İİK"nun “kıymet takdiri” başlıklı 87. maddesindeki “ Haczi yapan memur, haczettiği malın kıymetini takdir eder. İcabında ehli vukufa müracaat edebilir.” şeklindeki hüküm karşısında, borçlunun haczedilen malın kıymetinin bildirilmesine ilişkin herhangi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, kıymet takdirinin gerektiğinde bilirkişiye de müracaat etmek suretiyle haczi yapan memura ait olduğu cihetle;borcundan dolayı aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmesi üzerine yapılan haciz işlemi sırasında, haczedilen malların değerini olduğundan yüksek söyleyerek haczedilen mallara ilişkin sahte fatura ibraz ettiği iddia ve kabul olunan sanığın eyleminde, “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçunun unsurlarının oluşmadığı ve beraati gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı; sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.