20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/3403 Karar No: 2016/1208 Karar Tarihi: 08.02.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/3403 Esas 2016/1208 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/3403 E. , 2016/1208 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 1978 yılında yapılan tapulama sırasında ... köyü, 841 parsel sayılı 3080,00 m² yüzölçümündeki taşınmaz Ocak 1959 tarih ve 125 sıra numaralı tapu kaydı ve 610 tahrir numaralı vergi kaydına dayanılarak “Fındık Bahçesi” niteliğiyle davalılar adına tespit ve itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Davacı ... vekili 20/10/1982 havale tarihli dilekçesiyle, ... köyünde bulunan ve Haziran 327 tarih ve 109 ve 110 sıra numaralarında keşişoğlu ... adına kayıtlı kayden 5 dönüm miktarlı taşınmazın, 1942 yılında toprak tevzi komisyonunca 2928,00 m² yüzölçümüyle Mustafa oğlu ...’a tevzi edilip Haziran 1942 tarih ve 101 sıra numara ile adına tescil edildiğini, 1978 yılında yapılan tapulamada söz konusu taşınmazın 841 parsel sayısıyla 3080,00 m² yüzölçümlü olarak davalılar adına tespit ve tescil edildiğini böylece tevzi tapusundaki miktara göre tapulama tespitinde 152,00 m² fazlalık ortaya çıktığını beyanla, dava konusu 841 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile 152,00 m² yüzölçümü miktarındaki fazlalığın ... adına tescili isteğiyle dava açmıştır. Birleştirilen dosyada da yine davacı ... vekili 24/04/1985 havale tarihli dilekçesiyle, tapu maliklerinden ölü olanların mirasçılarına husumet yönelterek aynı parsele karşı aynı iddia ile dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu miktar fazlalığı iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve özellikle keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, kadastro tespitine esas tapu kaydının sabit hudutlu olup taşınmaza uyduğu ve 152,00 m² farkın ölçüm tekniğinden kaynaklandığı ve çekişmeli parselin dört tarafının gerçek kişilere ait parsellerle çevrili olduğu saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 08/02/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.