19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2753 Karar No: 2015/15997 Karar Tarihi: 02.12.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/2753 Esas 2015/15997 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın konusu, müvekkilinin davalıya satılan mal karşılığı düzenlenen iki adet faturadan doğan bakiye alacağın tahsili için başlattığı ilamsız icra takibi ile ilgilidir. Davalı itiraz edince, davacı takibi durdurmak zorunda kalmıştır. Davacı, itirazın iptali ve takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. Yapılan yargılamada, davacı alacağının 28.483,21 TL olduğu, ancak davalının yaptığı ödeme konusunda dayanak belgelerinin mevcut olmadığından 109.479,85 TL tutarındaki ödemenin ispatlanamadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve takibin devamına hükmedilmiştir. Ayrıca, icra inkar tazminatı da davalıdan alınıp davacıya verilmiştir. Kararda, Türk Borçlar Kanunu'nun 114. ve 125. maddeleri ile İcra ve İflas Kanunu'nun 56. maddesi yer almıştır.
19. Hukuk Dairesi 2015/2753 E. , 2015/15997 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 09/10/2014 NUMARASI : 2014/529-2014/248
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya satılan mal karşılığı düzenlenen iki adet faturadan doğan bakiye alacağın tahsili için başlattığı ilamsız icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, takipten önce müvekkili temerrüde düşürülmediğinden davacının işlemiş faiz alacağı talebinde bulunamayacağını, takip dayanağı olarak belirtilen fatura meblağları ile dayanak faturalardaki meblağların farklı olduğunu, takip konusu faturalar içeriği malların müvekkiline teslim edilmediğini ileri sürerek, davanın reddi ile %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen 14.09.2013 ve 17.02.2014 tarihli bilirkişi raporlarına göre; davacı alacağının 28.483,21 TL olduğu, davalı defterlerinde görülen 109.479,85 TL ödemeye ilişkin dayanak belgelerinin mevcut olmadığından ödeme olarak değerlendirilmesinin söz konusu olmadığı, bu kısım yönünden davalının yemin teklif etme hakkınıda kullanmadığı, bu durumda davalının 109.479,85 TL ödeme yaptığı hususunun ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalının icra takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin, 28.483,21-TL asıl alacak ile icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmak suretiyle devamına, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.