16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1371 Karar No: 2017/4394 Karar Tarihi: 31.05.2017
2911 sayılı Kanunu muhalefet - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/1371 Esas 2017/4394 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar, 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesinde tanımlanan suçun oluşması için toplanan gruba dağılmaları yönünde ihtar yapılarak, dağılmamaları halinde zor kullanılabileceği belirtiliyor. Kısa aralıklarla dağılıp yeniden bir araya toplanmak suretiyle eyleme devam edilmesi halinde, suçun oluşacağı ifade ediliyor. Somut olayda, sanık ve beraberindeki iki kişinin afiş asarak gösteri yaptığı, yapılan gösterinin kanuna aykırı olduğu yönünde uyarılara rağmen şahısların uyarıları dikkate almadığı ve zor kullanılarak ekip otosuna bindirildikleri belirtiliyor. Kararda, TCK'nın 62. ve 53. maddelerinin de dikkate alınması gerektiği vurgulanıyor. TCK'nın 62. maddesi, toplanan gruba ihtar yapılarak dağılmalarının sağlanması gerektiğini ifade ederken, 53. madde ise, \"görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde, zor kullanmaya yetkilidir\" hükmünü içeriyor.
16. Ceza Dairesi 2017/1371 E. , 2017/4394 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : 2911 sayılı Kanunu muhalefet Hüküm : 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK"nın 62, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesinde tanımlanan suçun oluşması için, toplanan gruba dağılmaları yönünde ihtar yapılmalı, ihtara rağmen dağılmamaları halinde zor kullanmaya başvurulmalı, zor kullanmaya rağmen de failin dağılmamakta ısrar etmesi gerekmektedir. 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun “Silah ve zor kullanma” başlıklı 16. maddesinin; “Polis, görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde zor kullanmaya yetkilidir.” hükmü de dikkate alınarak, direnişi kıracak ölçüde zor kullanmaya rağmen kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşünü sürdürmekte ısrar etmek ya da kısa aralıklarla dağılıp yeniden bir araya toplanmak suretiyle eyleme devam edilmesi halinde, 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesinde tanımlanan suç oluşacaktır. Somut olayda yakalama tutanağının içeriğine göre; 23.03.2014 tarihinde sanık ve beraberindeki iki kişinin afiş asarak gösteri yaptığının bildirilmesi üzerine olay yerine intikal eden kolluk görevlileri tarafından, afişin kaldırılması istenip yapılan gösterinin kanuna aykırı olduğu yönünde uyarılarda bulunulmasına rağmen şahısların uyarıları dikkate almadıkları, bunun üzerine söz konusu afişin zorla ellerinden alındığı, kolluk görevlilerinin arkasından giderek slogan atmaya devam ettikleri, yeniden sözlü olarak uyarıldıkları ancak yolu trafiğe kapatmaya çalıştıkları, yolun kenarına alındıktan sonra tekrar yolu trafiğe kapatma girişimleri üzerine ise işlemleri yapılmak üzere zor kullanılarak ekip otosuna bindirildikleri anlaşılmıştır. Yukarıdaki bilgiler ışığında; sanığın içinde bulunduğu gruba afişi kaldırarak eylemi sonlandırmaları yönünde ihtar yapılmasına rağmen, dağılmalarının sağlanması için bir zor kullanma ve sanığın da bu zor kullanmaya karşı dağılmamakta direnmesi söz konusu olmaması nedeniyle üzerine atılı suçun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilerek beraati yerine suçun unsurlarında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kabul ve uygulamaya göre de; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas 2015/85 karar sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, 31.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.