15. Hukuk Dairesi 2016/4609 E. , 2018/647 K.
"İçtihat Metni".....
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takip sebebiyle borçlu olmadığının tespitine ilişki olup, mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle kambiyo senedinde bulunan imza ile ilgili olarak sahtecilik iddiası konusunda yemin teklif edilmesinin HMK"nın 226/1.c maddesi uyarınca mümkün bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; davacı vekili, dava dilekçesinde, mülkiyeti kardeşine ait bulunan parsel üzerinde 01.01.2014 tarihinden başlamak ve 01.06.2014 tarihinde bitirmek üzere inşaatı yapımı konusunda sözleşme imzalandığını, bedelinin 625.000,00 TL olarak belirlendiğini, anlaşma kapsamında taşınmazların tapularının devredildiğini, bir kısım alacak için de 50.000,00"er TL bedelle 3 adet senet verdiğini, senet üzerindeki yazıların kardeşi .... tarafından yazılıp müvekkili tarafından imzalandığını, borçlarına mahsuben müvekkili adına kayıtlı olan maracın davalılardan ..."a yapıldığını ve teslim edildiğini, ayrıca taraflar arasında 27.04.2014 tarihli otel kiralama ve eser sözleşmesi ilişkisi de yapıldığını, davalıların 27.04.2014 tarihli sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediklerini, inşaatı terk ettiklerini, ileriye dönük vergi, prim vs. borçların bina sahiplerine yüklediklerini, inşaatın durumu ile ilgili olarak ...... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2014/52 D. iş sayılı dosyasıyla tespit yaptırıldığını, tarafların haricen bir araya gelerek anlaşarak sözleşmeyi feshettiklerini, davalı ... ..... ile ..."in elinde bulunan 3 adet senedi müvekkiline iade ettiğini ve senetlerin yırtıldığını,
....
müvekkilinin hakkında başlatılan takip dosyası ile bahse konu senetlerin kendisine iade edilen senetler olmasına karşın takibe konulduğu gibi, iade edilen senetlerin renkli fotokopi olarak verilerek müvekkilinin aldatıldığını savunarak, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davanın redine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davacıya iade edilen senetlerin renkli fotokopi ile verilerek aldatıldığı iddiasının kanıtlanamadığı ve Cumhuriyet Başsavlığı"nca takipsizlik kararı verildiğinden bahisle dava reddedilmiş ise de, davacı taraf hile hukuki sebebine dayanarak da dava açmıştır.
O halde, bu hususun irdelenmesi zorunludur. Bir davada ileri sürülenmaddi olguları nitelendirmek, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevidir (HMK 33. madde).
Davacı, eldeki davasında hile hukuki sebebine dayanarak dava açmıştır. Hile hukuki nedenine dayanıldığına göre olayda HMK"nın 203/1-ç maddesi uyarınca tanık dinlenebilir.
Hile, irade ve beyan arasındaki uyumsuzluk olup, iradenin oluşması aşamasında gerçekleşmektedir. Diğer tarafın yanıltıcı davranışları sonucu, sözleşmesi kurulması için gerekli irade sakat olarak oluşmuştur. Bu nedenle hile bir saik hatasıdır. Hile bazı hallerde aynı zamanda bir haksız fiil de olabilir. Suç teşkil edebileceği gibi hoş karşılanmayan bir davranış biçimi de olabilir. Hilenin sözleşmenin iptâli sebebi olması için de esaslı olması gerekir.
Hilenin şartlarından ilki, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamada "bir vakıaya ilişkin olmalıdır" şeklinde belirtilmiş, diğer şartları da vakıada tahrif veya olmayan bir vakıanın varmış gibi gösterilmesi, vakıa hakkında yanılma, kastın varlığı ve hileli davranışın hatalı işleme yol açması -illiyet rabıtası- olarak ifade edilmiştir. Bu itibarle hile hukuksal nedenine dayanılarak açılan davalarda, vakıa ya da vakıaların -mevcut bir vakıa olabileceği gibi geçmişe ait bir vakıa da olabilir.- değerlendirilmesi önem taşımaktadır (Yargıtay 1. H.D."nin 08.04.1985 Tarih ve 373-4205 sayılı kararı).
Esasında her somut olayın da özelliği dikkate alınmalıdır.
Hile iddiası bir vakıaya ilişkin olduğunda tanık dinlenmesine de bir engel bulunmamaktadır.
Davacı, dava dilekçesinde kendisine iade edilen senetlerin renkli fotokopi olup, bunların kendisine iade edildiğini ileri sürdüğüne göre, hile hukuki sebebine dayalı bu istemin, HMK"nın 203/1-ç maddesi gereği, bu konuda göstermiş olduğu tanıklar ve varsa mukabil tanıklar dinlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri
.....
verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 19.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....