Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/5090 Esas 2015/15959 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5090
Karar No: 2015/15959
Karar Tarihi: 02.12.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/5090 Esas 2015/15959 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2015/5090 E.  ,  2015/15959 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya avans olarak 3,900,00TL bedelli 30.04.2013 keşide tarihli çek verdiğini, ancak malın teslim edilmediğini beyanla çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile ... Şubesi 8014374 çek nolu 30.04.2013 keşide tarihli 3.900,00.TL bedelli çekin iptaline, mağduriyetine neden olmaması için üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davacının davalı şirkete önceki ticari ilişkiden kaynaklanan güven nedeniyle sipariş ettiği ayakkabıları teslim almadan göndermiş olduğu dava konusu çek ile ilgili olarak borçlu bulunmadığı gerekçesiyle menfi tespit davasının kabulüne karar verilmiş çek iptali talebi yönünden çek iptali davası TTK hükümlerine göre ancak çek hamilleri tarafından açılabileceği davacının çek hamili olmayıp çek keşidecisi olduğu gerekçesiyle çek iptaline yönelik talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    Tebligat Kanunu"nun 12. ve 13’üncü maddelerinde tüzel kişilere tebligat usulü düzenlenmiştir. Öte yandan Tebligat Kanunu"nun 11.1.2011 Tarih ve 6099 sayılı Kanun"un 9. maddesi ile değişik m.35, IV hükmüne göre, “Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır” Tebligat Yönetmeliği’nin m.57, IV hükmüne göre ise “Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından ana statü, sicil, tüzük ve kuruluş senedi gibi resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır.”
    Yukarıda anılan Kanun ve Yönetmelik hükümleri çerçevesinde mahkemece, öncelikle davalının kayıtlı olduğu ticaret sicili müdürlüğünden sicil kaydındaki son adresi tespit edilerek, Tebligat Kanunu"nun 12. maddesine göre tebligat çıkarılması, bu şekilde tebligat yapılamaması hâlinde ise Tebligat Kanunu’nun 35.maddesi hükmü uyarınca tebligatın gerçekleştirilmesi gerekirken, bu hususlar yerine getirilmeden davalı şirketin güncel olmayan davacı vekili tarafından sunulan ticaret sicil gazetesinde yer alan adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebligat yapılıp,davalının savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.