Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/3639 Esas 2018/10821 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, ödeme emri iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava dosyası incelendiğinde, 2006/10 dönemine ilişkin idari para cezası içerikli ödeme emrinin 22.04.2015 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacının 27.04.2015 tarihinde mal beyanında bulunduktan sonra 05.05.2015 tarihinde davalı Kuruma itiraz ettiği ve kurum red yazısının davacıya 27.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 01.07.2015 tarihinde işbu davanın açıldığı, mahkemece uyulan bozma ilamı sonrası, söz konusu ödeme emrinin gerekli ihtaratları içermediği ve usulüne uygun olarak kesinleşmediği hususları belirtilmek suretiyle, davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
Davacıya gönderilen ödeme emri incelendiğinde, ödeme emrine karşı başvuru yeri ve süresinin belirtilmiş olduğu anlaşılmakla beraber, davacı 27.04.2015 tarihinde mal beyanında bulunduğundan, en geç bu tarih itibariyle ödeme emrinden haberdar olduğunun kabulü gerektiği ile kuruma başvuru tarihi olan 05.05.2014 tarihi dikkate alındığında 7 günlük hak düşürücü sürenin geçtiği belirgindir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmek suretiyle, hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.