14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/10160 Karar No: 2015/1235 Karar Tarihi: 06.02.2015
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/10160 Esas 2015/1235 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/10160 E. , 2015/1235 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.02.2013 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacı tarafından dava konusu taşınmazın dava açıldıktan sonra üçüncü kişiye satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpoteğin kaldırılması istemi içeren davaların ipotek alacaklısına karşı yöneltilerek açılması gerekir. Bir dava açıldıktan sonra sahip olunan tasarruf yetkisi gereği dava konusu olan hak veya malın üçüncü kişilere devri olanaklıdır. Bu durumda bir dava şartı olan dava takip yetkisi ortadan kalkmış olduğundan, davanın açıldığı haliyle devam etmesi düşünülemez. 6100 sayılı HMK’nun 125/2. maddesi uyarınca; davanın açılmasından sonra, dava konusu davacı tarafından devredilecek olursa, devralmış olan kişi, görülmekte olan davada davacı yerine geçer ve dava kaldığı yerden itibaren devam eder. Somut uyuşmazlıkta; dava konusu 20297 ada 2 parsel sayılı taşınmaz yargılama sırasında 27.02.2013 tarihinde davacı ... tarafından dava dışı ..." ye satıldığı anlaşıldığından müddeabihi devralan üçüncü kişi davacının yerine geçerek davaya devam edebilir. Mahkemece, 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesi hükmü ve yukarıdaki açıklamalar gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.