(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2020/1890 E. , 2020/7138 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile yol yardımı alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Bozma ilamına uyan Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında davacının temyiz etmemesi sebebiyle davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakların gözetilip gözetilmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nda "usuli kazanılmış hak" kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usuli kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur.
Usuli kazanılmış hakkın hukuki sonuç doğurabilmesi için; bir davada, ya taraflar ya mahkeme ya da Yargıtay tarafından açık biçimde yapılmış olan ve istisnalar arasında sayılmayan bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan bir hakkın varlığından söz edilebilmesi gerekir.
Somut olayda; Mahkemece verilen 23.12.2015 tarihli hüküm, davalının temyizi üzerine Dairemizce incelenerek,bir kısım ücret bordrolarında fazla mesai ücretine ilişkin ek tahakkuklar ile “fazla mesai (...)” açıklamasıyla ulusal bayram ve genel tatil ücretine ilişkin ek tahakkukların bulunduğu,Mahkemece söz konusu ek tahakkukların gerekçesiz bir şekilde dikkate alınmamasının hatalı olduğu yönünden bozulmuş, bozmaya uyan Mahkemece aldırılan bilirkişi ek raporundaki hesaplamalara göre fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacağı ile kıdem tazminatı hüküm altına alınmıştır.Fazla mesai alacağı bakımından bozma öncesinde Mahkemece davacının 13.05.2013 tarihinden itibaren mağaza müdürü olarak çalıştığı ve mesaisini kendisi belirlediği gerekçesi ile bu tarihten sonrası için fazla mesai yapmadığı kabul edilerek fazla mesainin hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır.Ancak bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda 13.05.2013 tarihinden sonrası içinde fazla mesai alacağının hesaplandığı ve bu hesaplamaya göre mahkemece fazla mesai alacağının hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır.Bozma öncesi kararı davacı temyiz etmediğinden, bozma ilamına uyulmakla davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeksizin 13.05.2013 tarihinden sonra fazla mesai alacağının hesaplanması ve bu şekilde hüküm altına alınması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 18.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.