8. Hukuk Dairesi 2013/637 E. , 2014/1649 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/01/2011
NUMARASI : 2010/287-2011/76
N.. G.. ve müşterekleri ile S.. Ö.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Fethiye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 26.01.2011 gün ve 287/76 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili ile bir kısım davalılar S.. Ü.. ve müşterekleri vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili, davacıların Z.. G.. mirasçıları olup davalılardan Ş.. Ü..’in 22.2.1974 tarihinde babaları A.. K..’dan kalan parseli kardeşi S.. ile ikiye ayırarak kendi payına düşen sınırlandırılmış 2688 m2 bölümünü davacıların murisi Z.. G..’a satıp zilyetliğini devrettiğini, parselin davalıların babaları A.. K.. adına tapuda kayıtlı olup intikal görmediğini, TMK’nun 713/2.maddesindeki kazanma koşullarının gerçekleştiğini açıklayarak parselin 2688 m2 kısmına ait tapu kaydının iptali ve davacılar adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Bir kısım davalılar vekili, TMK’nun 713/2.maddesinde yazılı koşulların gerçekleşmediğini, Ş.. Ü.. tarafından eldeki davada davacıların murisi Ziya aleyhine Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 1985/389 Esas numaralı dosyasında dava açılarak dava konusu taşınmaza Z..’nın müdahalesinin önlenmesine karar verildiğini, çekişmenin üzerinden 20 yıl geçmediğini açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Davalı M.. G.., davanın haklı olduğunu, davacıların zilyetliklerine ve davalarına bir itirazı bulunmadığını açıklayarak yargılama gideri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulmaması gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemenin, davanın kabulü ile Fethiye ilçesi Üzümlü beldesi Dereler Bağı mevkiinde bulunan parsel sayılı taşınmazın davalılar murisi A.. K.. adına olan tapu kaydının iptali ile tamamı 2400 pay kabul edilerek 1360 payın davacılar adına iştirak halinde mülkiyet esasına tabi olarak tapuya kayıt ve tesciline, bakiye kısmın kayıt maliki üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm esası bakımından bir kısım davalılar vekili, hisse oranında hata yapıldığı iddia edilerek davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairenin 30.3.2009 tarih 2008/6508 Esas 2009/1462 Karar sayılı ilamı ile esasa ve hisse oranlarına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş ancak harç, avukatlık ücreti ve diğer yargılama giderlerinden davanın niteliği gereği davalıların sorumlu tutulamayacağı gerekçesi ile bu yönden bozma sevk edilmiş, bir kısım davalılar vekilinin karar düzeltme isteği de Dairenin 20.03.2010 tarih 2009/5704 Esas 2010/1420 Karar sayılı ilamı ile reddedilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacıların davasının kabulü ile, Fethiye İlçesi, Üzümlü Köyü, Dereler Bağı mevkiinde bulunan parsel sayılı taşınmazın davalıların murisi A.. K.. adına kayıtlı bulunan 224/395 payının iptali ile davacılar adına iştirak halinde mülkiyet şeklinde tapuya kayıt ve tesciline, bakiye kısmının kayıt maliki üzerinde bırakılmasına karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nun 713/2. maddesinde yazılı ölüm sebebine dayanılarak tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Dava konusu taşınmaz bölümünün içinde bulunduğu parsel yapılan tapulama çalışmaları sonunda 22.11.1958 tarihinde M.. oğlu A.. K.. adına tapuya tescil edilmiş, 30.05.2006 tarihinde Fethiye 1.Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 15.12.2005 tarih 2005/214 Esas 2005/1306 Karar sayılı 15.03.2006 tarihinde kesinleşen kararı gereği iştirak hali feshedilerek A.. K.. mirasçılarına adına paylı mülkiyete tabi şekilde 440/960 payı A.. kızı Ş.. Ü.., 88/960’ar paylar Ö.. çocukları N.. G.., Ş.. G.., N.. E.., S.. Ö.., M.. G.., 20/960 payı K.. kızı M.. K.., 15/960’ar payı M.. çocukları M.. A.. K.., R.. K.., M.. K.., H.. Y.. adlarına intikal görmüştür. Daha sonra Ş..’ye ait pay da intikalen 04.07.2007 tarihinde 11/96’şar paylı şekilde A.. oğlu S.. Ü.. ile S.. çocukları M.. Ü.., F.. H.., İ.. Ü.. adlarına tapuya tescil edilmiştir.
Tapu maliki M.. ve Z..’dan olma 1311 doğumlu A.. K..’ya ait yargılama sırasında sunulan mirasçılık belgesine göre 06.09.1964 tarihinde ölmüş ve geriye mirasçı olarak çocukları S.. ile Ş.. Ü.. kalmış, bunlardan S.. G..’ın 27.04.2000 tarihinde ölümü ile çocukları N.. G.., Ş.. G.., N.. E.., S.. Ö.. ve M.. G.., Ş.. Ü..’in ise 10.11.2006 tarihinde ölümü ile eşi S.. ile çocukları İ.., M.. ve F.. mirasçı olarak kalmışlardır. Bu mirasçılar davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmış, yargılama yapılarak hüküm kurulmuş, Daire tarafından da temyiz ve karar düzeltme incelemesi aynı mirasçıların davalı olduğu kabul edilerek yapılmıştır.
Ancak, temyiz dilekçesi ekinde sunulan ve Ş.. Ü.. tarafından alınan Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 31.05.2005 tarih 2005/895 Esas 2005/853 Karar sayılı mirasçılık belgesinde davada yer alan davalılar dışında kayıt maliki A.. K..’nın K.. ve H..’den olma M.. eşi M.. K.., M.. ve Ş..’den olma M.. A.. K.., M.. ve M..’ten olma çocuklar R.. K.., M.. K.. ve H.. K.. da mirasçı görünmektedir. Her ne kadar Dairenin 30.03.2009 tarihli ilamında hükmün esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmeyerek davada yer alan taraflar için lehe ve aleyhe usuli kazanılmış hak oluşmuş ise de sunulan yeni mirasçılık belgesi karşısında taraf teşkilinin tam olarak sağlandığından, esasa ilişkin verilen hükmün de infaz edilebilir nitelikte olduğundan sözedilemez.
Dava TMK.nun 713/2. maddesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup kural olarak, tapu iptali ve tescil davalarında, dava kayıt malikine, kayıt maliki ölmüş ise, saptanacak mirasçılarına yöneltilerek açılır. TMK.nun 713/2. maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescil davalarında, taraf teşkilinin yargılama sırasında yerine getirilmesi de mümkündür. Çünkü bu tür davalar kamu düzeni ağırlıklı davalar olup, bir bakıma re’sen araştırma ve inceleme ilkesine tabi bulunmaktadırlar. Davada taraf teşkili sağlanmadan işin esası hakkında hüküm kurulamaz (HGK"nun 22.02.2012 tarih, 2011/8-763 E. 2012/85 sayılı kararı)
Bilindiği üzere, bir davanın görülebilmesi için öncelikle davada taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların duruşma gününden haberdar edilmesiyle mümkün olur. HUMK"nun 73. maddesinde; “Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde Hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez,” denilmektedir. Madde metninde açıkça görüldüğü üzere taraflar, yöntemine uygun bir biçimde davet edilmedikçe Mahkemece karar verilemez. Aynı durum Hukuk Muhakemesi Kanunu"nun 27. maddesinde de; “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler” amir hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu maddede yer alan “hukuki dinlenilme hakkı" tabiriyle 73. maddesindeki durum ifade edilmiştir. Bu hak, Anayasa"nın 36. maddesi ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Bu hak iddia ve savunma hakkı olarak da bilinse iddia ve savunma hakkından daha geniş ve daha üst bir kavram olarak nitelendirilmektedir.
Bu durumda Mahkemece yapılması gereken iş, Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 31.05.2005 tarih 2005/895 Esas 2005/853 Karar sayılı mirasçılık belgesinin dikkate alınarak kamu düzenine ilişkin taraf teşkilinin sağlanması bakımından kayıt maliki A.. K..’nın tüm mirasçılarının davada yer almalarını sağlamak, taraf teşkili sağlandıktan sonra taraflara delillerini sunmaları için süre ve imkan vermek, sunmaları halinde delillerini toplamak, önceki deliller ve dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilerek sonucuna göre işin esasına yönelik bir hüküm kurmak olmalıdır. Diğer yandan, doğru, düzgün ve sağlıklı sicil tutma kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece, kendiliğinden göz önünde tutulur. Hükümde muris A.. K.. adına bir kısım payın iptaline karar verilmiş ise de az yukarıda açıklandığı üzere mirasçılar adına paylı şekilde intikal yapıldığı ve bir kısım mirasçıların da davada yer almadığı dikkate alındığında hükmün bu haliyle Tapu Sicil Müdürlüğü"nde infazında duraksama yaratacağı da açıktır. Mahkemece tapu kaydında yapılan intikale de esas alınan mirasçılık belgesi dikkate alınmadan, taraf teşkili sağlanmadan, dava şartı yerine getirilmeden yazılı şekilde esasa dair hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre bir kısım davalılar vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire İlamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15"er TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve bir kısım davalılara iadesine 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.