Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10470
Karar No: 2018/10797

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/10470 Esas 2018/10797 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/10470 E.  ,  2018/10797 K.

    "İçtihat Metni"

    ....


    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm, davacı ....vekilleri tarafından temyiz edilmekle isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, 19.12.2011 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya bağlanan gelirin davalı işverenden tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 21. maddesidir.
    5510 sayılı Yasanın 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesi 1. fıkrası ile “iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir.” düzenlemesi getirilmiş olup, 21. maddenin 4. fıkrası ise 3. kişilerin sorumluluğu "İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir." şeklinde düzenlenmiştir.
    İnceleme konusu davada; sigortalının 19.12.2011 tarihinde geçirdiği kaza sonucu vefat etmesi nedeniyle hak sahiplerine bağlanan gelirin tahsilinin talep edildiği, dosyada alınan kusur raporunda asıl işveren .....’nin % 40, alt işveren ......% 40, sigortalının % 20 kusurlu bulunduğu, mahkemece kusur raporu doğrultusunda davanın talep gibi kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olay,.....çalışmakta olan sigortalının olay günü yürüyen merdiven boşluğuna yaklaşık bir metre mesafede bulunan alçıpanları bağlamaya giderken dengesini kaybederek merdiven boşluğuna düşmesi ve akabinde vefat etmesi şeklinde geliştiği, ...... arasında inşaatın boya alçı panel duvar, asma tavan işlerinin yapımı için 03.11.2011 tarihli sözleşme olduğu, sözleşmede .......işveren, ....taşeron olarak belirtildiği,......inşaatın hem arsa sahibi hem de proje ve yapım işinin yönetmeni olduğu, şirketin iştigal konusunun da inşaat işleri olduğu görülmektedir.
    506 sayılı Kanunun 87. maddesi hükmünde tanımlandığı üzere taşeron; bir işte ya da bir işin bölüm veya eklentilerinde asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3.kişidir.
    Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.İşin belirli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenlerde asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir.
    Asıl işveren-taşeron ilişkisinin varlığı için, işin bir başka işverenden alınması, asıl işverenin, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.
    İşin tamamının bir bütün halinde veya bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği işten bu yolla tamamen el çekildiği hallerde, devreden o işte sigortalı çalıştırmadığı için, asıl işveren olarak nitelendirilemez.
    HGK"nun 05.05.2004 tarih ve 2004/10-233 Esas ve 2004/262 Karar sayılı ilamın da da belirtildiği üzere; 506 sayılı Yasa"nın 87. maddesi anlamında taşerondan söz edebilmek için, aracının aldığı iş, işverenin asıl işinin bölüm ve eklentilerindeki işin bir kesimi yada yardımcı işler kapsamında bulunmalıdır. Bir diğer anlatımla, bir işverene ait işyerindeki üretim sürecine, başka bir işverenin dahil olması durumunda “aracıdan” söz edilebilecektir. Bu anlamda bir bağlantının varlığı için, işyerinde üretilen mal yada hizmetin niteliğine bakılması gerekir. Asıl işverenden alınan iş, onun sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik taşımaktaysa, işi alan kimse alt işveren değil, bağımsız işveren sayılacaktır. Bu noktada belirleyici yön; yapılan işin, diğerinin bütünleyici, yardımcı parçası olup olmadığıdır. İşyerindeki üretimle ilgili olmayan, ve asıl işin tamamlayıcısı niteliğinde bulunmayan bir işin üstlenilmesi halinde, 506 sayılı Yasa uygulaması yönünden aracıdan söz etme olanağı kalmayacak, ortada iki bağımsız işveren bulunacaktır.
    Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda ..... asıl işveren olup olmadığı, işin anahtar teslimi verilip verilmediği araştırılmalı, dosya içeriğinden kaza olayı ile ilgili ceza dosyası bulunduğu anlaşılmakla birlikte safahatı ve sonucu hakkında bilgi bulunmadığından ceza dosyası da incelenerek maddi olgu belirlenmeli, buna göre yeniden kusur tespiti yaptırılarak ve elde edilecek sonuç değerlendirilerek karar verilmelidir.
    Mahkemece belirtilen maddi ve hukuki olgular uyarınca araştırma yapılarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı Kurum ve davalılardan.....vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılarda....... iadesine, 19/12/2018 günü oybirliği ile karar verilmiştir.
    ......

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi