Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/1527 Esas 2014/1635 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1527
Karar No: 2014/1635
Karar Tarihi: 04.02.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/1527 Esas 2014/1635 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/1527 E.  ,  2014/1635 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya 2. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 03/09/2013
    NUMARASI : 2013/917-2013/958

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

    KARAR

    Borçlu vekili, İcra Mahkemesi"ne başvurarak, Antalya 2. İcra Müdürlüğü"nün 2013/7714 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine yapılan ilamlı icra takibinde, ilamda vekille temsil edildiği halde icra emrinin vekil yerine asile tebliğ edildiğini ve asile gönderilen icra emrinde ise borç dayanağının belirtilmediğini, ilamın esas ve karar numarasının yazılmadığını, icra emri ile birlikte ilamın tebliğ edilmediğini, takibe konu alacak kalemlerinin de ayrı ayrı yazılmayarak toplam borç şeklinde gösterildiğini açıklayarak takibin ve icra emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, dayanak ilamda davacı borçlunun vekille temsil edilmesine rağmen, asile tebligat yapıldığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir.
    Hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11, Avukatlık Kanunu"nun 41 ve HMK"nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
    Somut olayda, takip dayanağı Kemer Asliye Hukuk Mahkemesi"nin (İş Mahkemesi sıfatıyla) işçilik alacağına ilişkin ilamında, borçlunun vekille temsil edildiği, icra emrinin ise borçlu M.. Otel İşletmeleri AŞ"ye tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı ilamda borçlunun vekili ile temsil edilmesi nedeniyle icra takibinde tebliğ işleminin adı geçen vekiline yapılması gerekmektedir. Bu nedenle icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olup iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.